Tostunu bitirdi ve kalktık. Hesabı ödemeye kalktı tabi ödetir miyim ? Evet ödetirim ama ödetmedim.
Buse Berat ile kavga ediyordu çok asi olduğu belliydi ama. Buseyle Beratın kavgasına baka kalmıştım Elif'in dürtmesiyle kendime geldim.
E: Noldu ya baka kaldın öyle.
B: Anlatırım sana gel kayak yapmaya gidelim.
E: Ya hayır olmaz sana yasak değil miydi ?
B: Boşuna mı geldim ben buraya ya banane biraz kaycam hem dikkatli olcam söz.
E: Tamam bende bilmiyorum zaten kayak yapmayı öğretirsin bana.
B: Farketmez ahah.

Ekipmanları aldık ve Uludağa doğru yola çıktık. Gezinin bitmesine 1-2 gün kalmıştı. Pek vaktimde yoktu. Elif ile beraber dönmeyi planlıyorduk.

Uludağa geldik Buseye verdiğim taktikleri Elifede verdim. ilk kayışında düştü ama çok fazla bir hasar almadı. 2. deneyişte yanındaydım ve bu sayede başardık. Artık beraber yavaş yavaş kayıyorduk ama düşecek diye ödüm kopmuyodu değil. Biraz kaydık beraber ve aklıma Cem geldi. Harbi lan neredeydi bu çocuk ?

Telefonu açtım ve Cem'i aradım.

B: Lan nerdesin gel kayak yapıyoruz seni biriyle tanıştırıcam.
C: Şu an gelemem kusura bakma kanka
B: Ne oldu lan yardım lazımsa gelirim bak.
C: Yok ya bir işim var da halledip geliyorum.
B: Aaa hatırladım lan. Yarın Selenin doğum günü dimi puşt.
C: Aynen kanka ama sakın söyleme o da unutmuş.
B: Tamam kanka bende bir şeyler alırım.

Kayak yaparken Buseyi tek başına Uludağ'a çıkarken gördüm. Aldırış etmedim ve Elifle kaymaya devam ettim. Busenin arkasından bağıra bağıra Berat geliyordu. Nedenini öğrenmek için Buselere bakıyordum ki yeni aldığım kayağıda az daha parçalıyodum. Taşa takıldım onlara bakarken ( kayak yaparken önünüzden başka yere bakarsanız s*çarsınız bilmeyen yoktur herhalde) ama Allahtan düşmeden önce kendimi kurtardım ve dikeldim. Aşağı indiğimde Elif'de oradaydı.

E: Dikkat etsene be bişeyin var mı ?
B: Yok yok.
E: Sen neden ikide bir o kıza bakıp duruyosun söyle bakayım bana.