+48
Belirttiğim gibi beyler ortada bir sorun vardı fakat ikimizde bu sorunu tam olarak netleştirememiştik. Dasha beni kendisine karşı isteksiz olduğumu, bunu da kendi kusuruymuş gibi görüyordu. Bense bahsettiğim bu sorunu tam olarak bilmesem de istemeyerek ya da kabul edememiş olmam dolayısıyla kısacası yedirememiş olmamdan kaynaklı sürekli inkar ediyordum. O inkar ettigim şey ise : yaklaşık 6 7 yıldır TAKiP ettiğim, aynı bir HASTA gibi reddedileceğini bile bile bir insanın peşinden gitmem. Beyler gören görmüştür hikayenin 2.partında belirtmiştim sanırım lisede hoşlandığım ya da aşık olduğum -ergenimsi lise aşklarından itinayla ayrılabilecek düzeydeki- bir kızın gözümün önünde nişanlanması ya da nişanlanacak düzeyde bir ilişki yaşıyor olmasıdır. (Kusura bakmayın imla ve yazım hataları olabilir açıkça söyleyeyim 4 kapak *** içtim üzerine 3 extra içtim mazur görün.) Ve ve ve benim bu bahsi geçen ilişkiyi henüz sindirememiş ve kabullenememiş olmamdır. işte üstte ne yazdığımı tam hatırlayamıyorum ama bahsettiğim inkar buydu.
Kafamın içersindeki ya da daha doğrusu yüreğimin içindeki kopan fırtınalar dolayısıyla dalmış olduğum tv ekranından Dasha'nın "Axğhmet" diyerek ismimi yarım yamalak telaffuz edişiyle ayıldım. Evet adım ahmet.
Sanki çok zor ve güç bir soruymuş gibi çekinerek "Sorun nedir" diyerek ortadaki anlaşılmazlığı ciddi bir adımla aydınlatmaya yöneldi. Belki ikimizde birbirimizden bunu bekliyorduk.
Beyler o an sanki içime atmış olduğum bu sebebini tam olarak bilmediğim fakat son zamanlarda tahmin edebildiğim bazı hisler harekete geçiyordu. Sanki gibişe gelmiş bir abaza gibi değil de içine atmış olduğu yoğun duyguları paylaşabilecek ve beni bu acınası halden kurtaracak insanın (kim olduğu fark etmez.) Karşısındaymış gibiydim. Halbuki öyle değildi. Karşımda belki bir huur vardı ama ben ona sanki beni anlayacak bir ruh dostu gibi görüyordum.
Bu nevi his ve düşüncelerimi atlattıktan sonra dashanın "sorun nedir?" Sorusuna cevap verecektim.
Yarım yamalak rusçamla bahsi geçen hislerimi ortaya koyma kararı almıştım. Sonu ne olursa olsun.. dasha beni evden gibtir etse ya da sanki bir ihanete uğramış gibi hisseyme ihtimalini göz önüne alarak yine de içimi dökmeye başlamıştım. Gözleri 2 kat büyümüş pür dikkat beni dinliyordu ve az önceki sıcak ciksi ve ateşli ortamdan eser kalmamıştı. Bu sırada bi şarap daha getirdi...
Tümünü Göster