Ben bi köşeye oturdum ikisi yan yana oturdu. konuşmaya başladılar.
E: ismin açelyaydı değil mi
Aç: evet. memnun oldum seninle tanıştığıma.
E: bende. iyi misin sen?
Aç: bilmiyorum. çok berbat hissediyorum.
E: istiyorsan b gitsin seninle ben özel olarak konuşalım
bende ayaklandım hemen gitmek için
B: farketmez bana
açelya eliyle hayır dermişçesine.
Aç: hayır kalsın. biliyor zaten neyin ne olduğunu.
bana ne anlattıysa ecemede aynısını anlattı. ecem üzgünlükle dinliyordu. açelya herşeyi anlattıktan sonra eceme sarıldı. ağlamaya devam etti.
Aç: (ağlayarak) güvenmiştim ben ona. güvenmiştim. sevmekten çok güvenmiştim.
ecem bana üzgün bi yüz ifadesiyle baktı. açelyayı sakinleştirmeye calısıyordu bi yandanda.
E: açelya sakin ol. hayat devam ediyor bu kadar üzgün olmanın bi manası yokki. sen önüne bakıcaksın. mutlaka birisi çıkar seninde önüne.
açelya kafasını kaldırıp bana baktı.
Aç: şansılısınız ikinizde. ayrılsanız bile kopamamışssınız. sizin gibi insanlar zor bulunur.
E: teşekkürler ama kendine kötülük yapıyorsun. unutma hayat her zaman devam edicek hata yapabilirsin ama telafi etmek zor değil. bir kişi yüzünden kendini üzmeye değmez. hiçbir zaman takma.
açelya ecemin yüzüne bakıp
Aç: B'nin seni neden bu kadar sevdiğini şimdi daha iyi anlıyorum. teşekkür ederim.
ikisi birbirlerine sarıldı. ben anlam verememiştim. aslında bakarsanız kızların bu davranışlarını ben anlamıyordum
açelya ikimizede teşekkür edip eve gideceğini söyledi
ecem açelya giderken
E: istediğin zaman arayabilirsin. b'de numaram var veya istiyorsan ben sana verebilirim şimdi
açelya arkasını döndü.
Aç: teşekkür ederim ecem.
dedi eve doğru gitti.
ecemin yanına oturdum ecem kafasını göğsüme yasladı direk
E: ağır şeyler yaşamış anlamayabilirsin.
B: o kadarda değil ecem. elbette anladım. üzüldüm hatta ama işte elden bişey gelmiyor.
E: bende üzüldüm umarım bu durumdan kurtulur.
B: umarım. ee sen neden geldin
konuyu değiştirmeye çalışıyodum belki cıkar gezeriz falan der diye.
E: size geldim aşkım dalgamı geçiyosun
off yannanı yemiştim
B: ecem durduk yere yoruyosun kendini aşkım
konusurken böyle babam dış kapıdan cıktı toparlandık hemen. ecem kamelyada bekledi ben babamın yanına koştum
B: baba nereye
Bab: gezicem biraz. dışarıdan bişey istiyor musun
B: yok baba teşekkürler
Bab: iyi tamam.
gözü eceme doğru gitti
Bab: ecem değil mi o?
B: evet o baba
Bab: selamımı söyle
B: baş üstüne baba
Bab: hadi görüşürüz
babam yanımdan ayrılmıştı bende ecemin yanına döndüm
E: ee ne yapıyoruz şimdi
B: imalı imalı konuşma hadi gidelim artık.
ecem güle güle koluma girdi binaya girdik asansöre bindik. bizim kata cıktık ikimizde bi baktık ki
cemre kapılarının önünde bişeyleri toparlıyor artık ne oldugunu bilmyorum. umrumdada değil cemre sonucta
ecemle bu bakıştılar
eyvah dedim içimden bunlar tartışırlarsa yannanı yerim