+12
Önce Oktaya daha sonra bütün örgütlü yoldaşlara duyduklarımı yaymıştım. Öğretmenimize bunun önüne geçmek için dayanışma içerisinde olmamız gerektiğini söylemiştik fakat bize, bunu yaparsak daha beter kuduracaklarını söylemişti. Bize ne kadar itiraz etse de biz bu faşizme karşı ses çıkartacak ve öğretmenimizin hakkını arayacaktık. O gün iki yoldaşımız okuldan çıkıp önce beyaz bir amerikan kumaşı alıp daha sonra siyah bir sprey ile "(ismini vermiyorum) Yalnız Değildir!" yazıp bir pankart hazırlamışlardı...
Ertesi gün okulda örgütlü gücümüzü kullanacaktık, kampüste oturan öğrencilere konuyu anlatıp yarın yapacağımız dayanışmaya çağırmıştık. Daha sonra okula hazırladığımız pankartı asmıştık. Pankart için okuldan izin almadığımız için ÖGB veya faşistlerin indirmemesi için Orhan, Oktay, Ufuk yoldaşlar ve ben pankartın başında nöbet tutup o derse girmeyecektik. Herhangi bir sorun olmamıştı ve öğrenciler dışarı çıkmaya başlamıştı, 4 kişi parkalarıyla bir pankartın başında bekliyordu. Bu manzarayı gören öğrenciler gelip pankartı okuyor, bazıları ise bize ne olduğunu sorup bilgi alıyordu. Okul çıkışına gelmiştik ve okulda ki bütün sol örgütler dayanışma içerisine girip örgütlenmişti; Öğrenci Kolektifleri, FKF, TKP hatta TGBlilerden bazıları bizler ile dayanışma içerisine girip okul çıkışında toplanmıştık...