-
401.
+13Konser günü geldiğinde beklediğimiz kalabalık yoktu fakat görebildiğim bütün öğretmenler ve 150-200 kişilik bir öğrenci kitlesi vardı. Canlı müzik eşliğinde partnerler dans edip öpüşmüş, iki kişi fazla alkolün verdiği etkiyle birbirine girmiş ve upuzun sırayı kaplayan açık büfe abur cubur ve gazlı içecek bir saatte silip süpürülmüştü. Sıra karaoke performanslarına geldiğinde heyecanımız artmıştı, bizi en önde bekletiyorlardı, sıramız gelince çıkacaktık. Çok güzel performanslar oluyordu, sesi mükemmel olan bir kız öğrenci herkesi çok etkilemişti, bir arkadaştan Cem Karacanın unutulmaz "Bu Son Olsunparçasını çok güzel seslendirmişti, bir arkadaş rap, biriyse "Sweet Child O Mine" parçalarını söylemişlerdi...
Sıra bize geldiğinde yavaş yavaş ayağa kalktık ve sahneye çıktık, erkeklerin üstünde tek tip kırmızı, kızların ise sarı t-shirt giyilmişti ve yan yana bir erkek bir kız yoldaş olmak üzere 10 kişi dizilmiştik. En sağda ve solumuzda ise müzisyen arkadaşlar yer almıştı, ışık sahneye vurunca artık dayanamıyordum, bir an önce başlayıp bitsin istiyordum. Bizler için yaka mikrofonları verdiler ve müzisyen arkadaşlar ses denemesi yaptılar. Ardından herkes kol kola girdi ve müzik alttan girdi, koro halinde ilk kızlar tiz bir sesle bir demet okuyor, daha sonra erkekler seslerini gürleştirerek giriyordu. Son demeçte "kalkın ayağa kalkın! diye ardı ardına haykırmıştık, bunun üzerine hem öğretmen kadrosu sandalyelerinden hem de çimlere ve puflara oturmuş öğrenciler ayağa kalkarak bizi alkışladı.
Alkışlar arasında başımdan aşağı akan terler içerisinde gülümsemiş ve derin bir oh çekmiştim. Bu hayatımda ki en unutulmaz anlardan biriydi...
başlık yok! burası bom boş!