-
1.
+43 -2Muhteşem bir elbiseyle, muhteşem yürüyüşüyle çıktı Selin. Kafasını kaldırıp bize baktı. Göz göze geldik, gözleri parlıyordu. Çalmaya başladı. Nefessiz izledik. Çok garip bir şekilde çalıyordu. Fakat o kadar hoş bir melodisi vardı ki.
(Ben)- Tebr..
(B)- Selin tebrikler! Muhteşemdin ya. Gerçekten fazla iyisin.
Yine yürüyorlar önden. Yanımda Ezgi onları izliyordum ben. Ne diyebilirim ki, Berke sonuçta bu.
(S)- Sonraki katılacağım yarışmada piyanistle beraber çalıyormuşuz. istediğimiz kişiyi piyanist olarak getirebiliyormuşuz fakat bulamazsak gereksiz birini koyacaklar oraya. Tanıdığınız biri var mı?
Ezgi ve Berkenin bana bakmasıyla anladı gibi. Tabi piyanist değilim ben. 7 Yıl oldu çalmayalı sonuçta.
Çıkışta Berke işi olduğunu söyledi. Ezgi kurs için okulda kalacaktı. Ben tek başıma yürüyecektim yani. Giderken Selini gördüm.
(S)- Selaam. Berke burdan gitmiyor muydu ya. Bayadır bekliyorum fakat gelen giden yok.
(Ben)- Berke gitti çoktan. Bekleme sen bence boşuna.
(S)- Nasıl ya. Neyse, sen gel o zaman benimle. En yakın arkadaşısın sonuçta değil mi?
(Ben)- Nereye geliyim?
(S)- Alışverişe tabiki (Sırıttı.)
(Ben)- Ama be..
Konuşamadan tuttu kolumdan çekti yanına. Yürümeye başladık öyle. Neden benimle alışverişe gidiyor ki acaba? Garip bir kız. Fakat olay şu ki, ben ona baktıkça büyüleniyorum.
başlık yok! burası bom boş!