+4
bu arada boş durduğumu da zannetmeyin, bir yandan da kariyernetin bini olmuştum, ilanları ezberlemiştim adeta son ay ancak ordan da hiç geri dönüş yoktu. cam seramiği geçmiştim, ajanslara abanıyordum artık gsf mezunu yetiştirilmek üzere eleman olarak. hiç biri geri aramadı bile. son dönemlerde zütteki yumurta yüzünden kendimi iş aramaya sarmaya karar verdim. portfolyo hazırladım, o anı bekliyordum. ajanslar da aramayınca en son az çok bildiğim bi kaç programla dijital baskıcıların operatör ilanlarına başvurdum bir kaç tane. sonunda birinden aradılar, portfolyoyu da aldım gittim.
beni karşısına alıp konuşan herif tam bir öküzdü, patronum olacak olan adam buysa iyiden iyiye yarraa yemiştim. yapacak bişey yoktu ama... adam portfolyoma bakıp, "çok güzel olur işte bu tarz şeyler, duvara asılır falan, satabiliriz bile bu tarz şeyler üretirsek" gibi yorumlar yaptı. yakın geçmişimde varoluşçuluk derken, şimdi çerçeveletip duvara asarsak güzel ekmek yeriz, diyordum. kabul ettim ve asgari ücretin çok az biraz üstünde bir paraya ki bu arkadaşımın aldığı para kadardı neredeyse, işe başladım. ctesi günü 4e kadar çalışıyordm, tek pazar günü izinliydim ama ne h.içi zamanında çıkıyordum ne de ctesi günü 4te çıkabiliyordum. ilk ay 1kere de pazar çalışmıştım. saolsun beraber çalışıtığım arkadaşlar yardımcı oluyordu bilmediğim konularda ama çok da iyi anlaşamıyorum. arkamdan fısır fısır konuşuyorlardı. anladığım kadarıyla aleni taşak geçiyorlardı gsfden geldiğim için. ezmeye çalışan da çok oluyordu, çekemeyen edemeyen. cehenneme dönüyordu her şekilde. depresif halimi üzerimden bi nebze olsun atmıştım ama dışarı çıkıyordum ctesi geceleri, tek eğlencem ve hafta boyunca beklediğim tek nokta da buydu.
Hayatım da bu ctesi akşamalarının birinde dönecekti... ve o akşam gelmişt.