Öncelikle Hinduizm dinini ele almışsın. Onlara göre ineklerin kutsal olamasına , ölümden sonra tekrar dirileceklerine "SAÇMA" demişsin. Ben bunlara saçma demem SAYGI DUYARIM.

Cennet cehennnem inancına "SAÇMA" demişsin be bunları dünyayla karşılaştırmışsın.
Demişsin ki cennette vaat edilenler şarap, ciks, güzel bahçeler ve güzel yemekler. Bunlar dünyada da var demişsin.

Cennetteki şarap illa ki alkollü bir içecek olmak zorunda değildir. Şarap Tasavufta Allah aşkını ifade eder.

insan dünyada cinselliğe ihtiyaç duyar. Cennette böyle bir ihtiyaç yoktur fakat ille de ciks yapacam diyorsan yaparsın. Orası sana kalmış.

Güzel bahçeler demişsin. Ben evimden çıkınca pek güzel bahçe falan göremiyorum sadece binalar ve 10-15 araba görüyorum. Bu mu dünyadaki güzel bahçeler. Cennetteki bahçeler senin aklının alamayacağı kadar güzel ve çeşitli.

Güzel yemekler vardır demişsin. Ben son zamanlardaki kâr amacıyla yapılan hormonlu, GDO lu yiyeceklerden pek bir tat alamıyorum.

Tanrı dünyada var olan şeylere bir şey eklememiş demişsin. Sadece gülüyorum sana. Uzayda bile insanın hayal bile edemeceği güzellikye gezegenler, galaksiler keşfediliyor sence cennette bunlardan çok daha güzel şeyler olamayacak mı?

Cehennem azabını dünyada olan şeylerle anlatılmasına takılmışsın. Cehennemde nasıl bir azap olacağını anlatmak için elbette dünya üzerinden örnek vermek zorundasın. Sende en başta Hinduizm ile örnek vererek başlamıştın hatırlarsan. Cehennemde yaşanacak acı o anlatılanlardan kat be kat daha fazlası olacaktır.

Tanrının bilgisi mantığı senin anlayabileceğinin çok üstünde olduğu için senin onun gibi düşünmen imkansız. Bunu sen de yazmışsın. Kuran için hangi MEALcinin MEALini okusan oku mantıklı düşün demişsin. Kuran arapça yazılmıştır ve arapça çok zengin bir dildir. Türkçeye çevrilirken büyüm hatalar olabilir. Bu yüzden Kuranı anlamak istiyorsan onun MEALini değil TEFSiRini okuman lazım.

Şimdi kendini bir öğretmen gibi düşün. Öğrencilerine yapacağın sınavlar için kitap dağıtıyorsun. Ama öğrencilerin bunlara bir şeyler çizip kitabı tanınmaz hale getiriyor. Bir daha dağıtıyorsun, onları da kaybediyorlar. Sınavları geçebilmeleri için kitaba ihtiyaçları var. Bu yüzden son defa dağıtıp her gün kontrol ediyorsun kitaplarını. Allah da bize yol göstermesi için kitap gönderiyor ve bizi sınavlara sokuyor. insanlar kitapları değiştirince yeni kitap yolluyor. En son ise sonuncu kitabı yollayıp onun değişmesine engel oluyor. Nasıl yapıyo dersen aynı azrail bizim canımızı alırken hep bir sebeple geliyor ya onun gibi bizzat olamasa da değişik şekillerde koruyor. Çünkü kendini kesin olarak belli ederse ortada bir sınav ortamı oluşmaz. Sınavdan önce bütün soruları öğrencilere soruları vermek gibi.