(bkz:
Part 9)
Fırat makara bir çocuktu 10 dakika süren muhabbetimizde bunu anlamam hiç zor olmamıştı. Henüz kitapları almadan samimi olmuştuk onunla. Sonrasında kitapları aldık okula dönüp derse tekrar girdik neyseki, o gün öyle bitti. Yurttaki oda arkadaşlarım, pek kafa dengim insanlar olmadığından sadece selam verip giriyordum odaya, muhabbetimiz olmuyordu pek. Zaten dediğim gibi burada çok kalmayı düşünmüyordum. Ertesi sabah okula gittim, kantinin arka tarafına kızılay gelmiş kan bağışı topluyordu. Sedyede yatar vaziyette kan verenlerden biri ise fırattı, göz kırparak ona bir selam verdim ve bir masaya oturdum. Sedyeden kafasını kaldırmış kaş göz yapıyordu bana, meğer kan alan stajyer hemşireyi işaret ediyormuş ruh hastası, yanına gittim.
Fırat (f) Hemşire (h)
(f)-sende kan versene
(ben)-benimki köpek kanı a rh pozitif yaramaz.
(f)-hemşire hanım arkadaşta kan vermek istiyormuş. (ikinci günden ne bu samimiyet amk)
(ben)-hanfendi bende hepatit b rahatsızlığı var ama yinede siz bilirsiniz. (öyle birşey yok)
(h)-aa o zaman alamayız.
(f)-kan verene gazoz veriyolar bak iyi düşün.
(ben)-boşver.