Çanakkale Eceabat ilçesi Bigali Köyünde karargâhında bulunan 19. Tümen komutanı Kurmay Yarbay Mustafa Kemal, Onbaşı Seyit'i karargâhına getirir. O mucize insanı tanımak ister. Mustafa Kemal bir kahve Seyit Onbaşı'ya bir kahve de kendine yaptırır ve konuşmalar başlar.

Mustafa Kemal : Evladım tek başına nasıl kaldırdın 275kg mermiyi?

Seyit : işte Allah'ın izniyle oldu komutanım o anda bir çam kütüğü gibi geliverdi.

Mustafa Kemal : Öğrendiğime göre fakir bir aile çocuğu olduğun halde verilen ikramiyeleri kabul etmemişsin yalnız bana yatın ilave verin demişsin ve onu da ertesi gün komutanına "Ben arkadaşlarımın hakkını yiyrmem bunu da geri alır mısınız?" demişsin.

Seyit : Komutanım sizin ikram ettiğiniz şu kahve benim için en büyük armağandır.

Mustafa Kemal : O mermiyi kaldırdığın gibi beni de kaldırabilir misin?

Seyit : Hayır komutanım.

Mustafa Kemal : Niye ben o mermiden ağır mıyım Seyit?

Seyit : Komutanım merminin ağırlığı başka sizin ağırlığınız bambaşka. Sizi ben değil dünya bile kaldıramaz.

---○---
Evet Seyit haklı Atam! Kaldıramadılar seni, çekemediler. Senin kurduğun devletin içinde sana düşmanlar yetişti.

Kurduğun partiyi de kaldıramadılar Atam, taşıyamadılar. Bu vatanın düşmanlarıyla işbirliği yaptılar Atam!

Fikrini bile savunamadılar Atam! Sen hoşgörü dedikçe, dini ve devleti ayırdıkça, hatta devlet işlerini akla ve fikre dayandırınca, senden sonra başörtülüleri ezdiler.

Ruhun şâd olsun Atam! Şüphesiz ki sen dünyanın gördüğü en büyük liderlerdensin.