+6
Ben kendimi hala vahşet modunda tutuyorum tabiki. Vahşetten çıksam ya bayılacam ya da öleceğim. Ben bile zar zor zabdedebiliyorum bu modda durmayı. Cidden sanki durmadan koşuyormuşcasına yorulmaya başladım.
b-"Ne zaman varacağız."
S-"Az kaldı abi azıcık sabret" Ama sabır edecek takati kendimde zor buluyordum. En azından mermileri dışarı atmıştım akıl edip. Ama enfeksiyon vs. düşünmediğim için salaklık da yapmış olabilirdim. Ama şu an pek ilgilenmiyordum bu konuyla. Hemen bitse de gitsek havasına girmiştim. Gidecektim ama nereye? Tek bildiğim şey şu an veterinere varmak istediğimdi.
S-"Abi geldik." dedi ve koluma girip beni veterinerin yanına zütürdü. Daha babamın dayağının acısı geçmemişken bir de polislerin mermileri epey işimi zorlamıştı. (Veteriner V olsun.)
V-"Selim burada ne işin var?"
S-"Fazla vaktimiz ustam kan kaybından ölecek."
V-"Ben hayvanlarla ilgileniri... " gözlerimi gördü ve bir adım geri çekildi.
b-"Hayvanlara ne yapıyorsan bana da aynısını yap işte." diye söyledim.
V-"Bu gözler... "
b-"Fazla vaktimiz yok hepsini sana anlatırım ama beni iyileştirmen la zı ... " Eski halime döndüm ve bayıldım.