/i/Tespit

  1. 1.
    +2 -2
    1-Ayakta idrar yapmak

    Hz. Peygamber (s.a.s.)’in küçük abdest bozma konusundaki davranışları ile ilgili rivayetler, küçük abdesti (bevli) çömelerek yapmanın islâm adabından olduğunu göstermektedir. Dolayısıyla bir engel olmaması halinde ayakta idrar yapmak tenzihen mekruh kabul edilmiştir
    (ibn Âbidîn, Reddü’l-muhtar, I, 229).
    Zira ayakta idrar yapılırken idrar serpintisinde korunmak güçtür. Oysaki Peygamber Efendimiz (s.a.s.) idrardan sakınmayı emretmiş; kabir azabının çoğunun idrar serpintisinden dolayı olacağını haber vermiştir
    (Buhârî, Vudû 55, 56; ibn Mâce, Tahâra 26).
    Kişi, çömelmekte zorlanır ya da abdest bozacağı yer çömelmeye uygun olmazsa üzerine idrar sıçratmamaya özen göstererek ayakta idrar yapabilir.

    2-Cenabet gezmek

    Cenabet gezen kişi namaz vakitlerini geçiriyorsa büyük günah işliyor ve laneti hak ediyor demektir.
    Ama namaz vakti geçmiyorsa günah değildir.

    3 - Kumar oynamak (iddia piyango vs.)
    Nasıl sonuçlanacağı önceden belli olmayan ihtimalli bir şeye bağlı kalarak mal vermek veya almak. Adı ne olursa olsun bu özelliği taşıyan para veya mal karşılığı oynanan her oyun ve ortak bahis kumardır. Kolaylıkla mal çarpmak veya çarptırmak olduğu için Kur'an'da "meysir" denilen kumar, kolaylık anlamındaki "yûsr" kökünden gelmektedir.

    Kumar, insana yaratıcısını unutturan, namaz kılmaktan alıkoyan, tembelliğe sürükleyen, çalışma gücünü yokedip insanlar arasına kin ve düşmanlık saçan haksız bir kazanç yoludur. Fert ve toplum hayatında unutulmaz yaralar açan kumarın her türlüsü islâm dininde haram kılınmıştır.
    Sonunda para kazanılan veya kaybedilen, zar, oyun kâğıtları, piyango, spor-toto, loto, iddaa, müşterek bahis gibi her türlü şans oyunu kumardır.

    4 - Küfür etmek

    Eğer küfür ettiğiniz kişi hakkını helal etmiyorsa ve bu obür dünyada karşınıza çıkarsa allah sevaplarınızdan hakkı kapanana kadar verir. Eğer sevap larınız biterse hakkı geçen kişinin günahları size yüklenir. Allah dilerse bağışlar dilerse azab eder. Allahu alem.(Allah en iyi bilendir.)
    Bir Müslümana haksız yere sövüp saymak bil-icma haramdır. Bu işi yapan fasıktır, cezası tedip olunmaktır. Çünkü Allah, Müslümanları kardeş yapmış, dargınların arasını bulmayı emretmiştir.

    Haksız yere Müslümanla kavga ve çarpışma yapan ise ehli hak Müslümanlara göre dinden çıkmak manasına küfretmiş olmaz. Ancak Müslümanla harbetmenin helal olduğuna inanırsa o zaman dinden çıkar. Fakat konu yine de ihtilaflıdır.

    5- israf (boşa şu akitmak para harcamak... )
    israfın zararları, israf edenlerin şeytana, Firavun’a ve Hazret-i Lut’un kötü kavmine benzetilmesi ve Allahü teâlânın bunları sevmemesi ve bunlara sefih demesi ve ahirette azap çekmeleri, dünyada aşağı, muhtaç duruma düşmeleri ve pişman olmalarıdır.
    israfın kötü olmasının birinci sebebi, malın kıymetli olmasıdır. Mal, Allahü teâlânın verdiği bir nimettir. Ahireti kazanmak, mal ile olur. Dünya ve ahiret, mal ile intizam bulur, rahat olur. Hac, cihad sevabı mal ile kazanılır. Bedenin sıhhat, kuvvet bulması, mal ile olur. Başkasına muhtaç olmaktan insanı koruyan maldır. Sadaka vermek, akrabayı dolaşmak, fakirlerin imdadına yetişmek mal ile olur. Mescitler, okullar, hastaneler, yollar, çeşmeler, köprüler yaparak insanlara hizmet de mal ile olur. Peygamber efendimiz (insanların en iyisi, onlara faydası çok olanıdır) buyuruyor. (Kudai)

    6 - Namaz Kılmamak
    Namaz kılmamak büyük günahlardandır; buna rağmen namaz kılmayan kişi kafir olmaz, sadece günahkar olur. Allah dilerse onu affeder, dilerse cezalandırır.

    Namaz; Kur'an, Hadîs ve icma' ile sâbit olan kesin bir farzdır. Aklı başında, erginlik çağına girmiş olan her Müslüman için, edâsı lâzım gelen pek yüksek bir vazifedir. Bu mühim farz ibâdeti yerine getirenler, Allah Teâlâ'nın pek çok lütuf ve inayetlerine ererler.

    Namazın farz oluşunu inkâr etmek, mü'mini dinden çıkarır. Ancak farz olduğunu inkâr etmeksizin tembellikten dolayı bu ibâdeti yapmayan kimseler ise, mânevi yönden büyük zarar ve kayıplara uğrarlar.

    Kur'ân-ı Kerîm'de birçok âyette, mü'minler namaz kılmakla emredilmişlerdir. Namazın mü'minler üzerine kat'î bir borç ve vazife olduğunu ise, şu âyet-i kerîme bildirmektedir:

    Elbette çok büyük günahtır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
    (Kasten [mazeretsiz] namaz kılmayanın diğer amellerini Allahü teâlâ kabul etmez. Tevbe edinceye kadar da Allah’ın himayesinden uzak olur.) [isfehani]

    (Beş vakit namazı terk eden, Allahü teâlânın hıfz ve emanından mahrum olur.) [ibni Mace]

    (Namaz kılmayanın Müslümanlığı, abdest almayanın namazı yoktur.) [Bezzar]

    (iman ile küfür arasındaki fark, namazı kılıp kılmamaktır.) [Tirmizi]

    (Namaz, imanın başı ve Cehennemden kurtarıcıdır.) [Miftah-ul-Cennet]
    ···
   tümünü göster