Mezarlıktı. Yanımızda kurban verdiğim hayvanların başları bir torbada. Diğer torbada ise kefen mezarı kapatmak için tahtalar, bir fırça ile kanımı önceden doldurduğum şu hastanelerde kullanılan kan torbalarından vardı. Gece yarısı olmuştu mezarlığa gelmiştik. Mezarlık bekçisi hocanın tanıdığı olduğu için sorun çıkmayacaktı. Boş bi mezarın başına geldik burası dedi hoca. Kafaları çıkarıp kefenledim mezara inip yerleştirdim. Hoca mezara ışık tutuyordu. Kefenin üzerine kanımla arapça annemin adını benim adımı yazdım baş ve ayak bölgelerine aynı simgeleri çizdim hoca tahtaları uzattı. Mezara tahtaları dizip Çıktım. Mezarın üstünü toprakla kapattım başına da kimse kazmasın mezar yeri olduğu belli olsun diye bi tahta çaktım. Son kez dua okudum. Sabah Ezanı okunuyordu gözlerim karardı bayılmışım uyandığımda sabah olmuştu hocanın evindeydim hala cins bi koku vardı fakat az geliyordu bu sefer kokuyla beraber oda spreyi kokusu vardı. Kalkmaya çalıştım adım atacak halim yoktu hocam diye bağırdım hoca elinde bir tepsi yemek ile gelmişti. Hemen yumuldum ne zamandır yediğim en düzgün yemekti.
Ye oğlum ye hakketin 3 gün boyunca hoca bana annem gibi baktı kendime getirdi. Sonunda kendime gelmiştim kalktım uzun bi banyo yapıp traş oldum hocanın getirdiği temiz elbiseleri giydim. Bütün gün bütün gece 2 hafta boyunca kılmadığım namazları kaza ettim kuran okudum ertesi sabah uzun zamandır uyuduğum en güzel uykuyu çekmiştim. Hoca ile beraber kahvaltı yaptık kahvaltıdan sonra hoca ile çalışma odasına geçtik bana bi muska verdi boynuma geçirdim bunu ömrün boyunca çıkarma dedi.

Herşey bittimi hocam dedim.
Bilmiyorum evladım.
Ritüeli ekgibsiz yerine getirdik herşeyi kitaptaki gibi yaptık şimdi bekleyecez ...