artık karşı koyamıyordum. denemek, başlamış olmak için küçük bir yaratık öldürdüm. küçük kuşu elime, içinde yüreğinin çırpıntısını duyduğum avucuma aldım. sıcacıktı. odama çıktım. ara sıra onu fazla sıkıyordum, yüreği daha hızlı vuruyordu. kuşcağızın boğulması an meselesiydi, fakat kan göremeyecektim...
o vakit küçük tırnak makasını aldım ve üç vuruşta boğazını yavaşça kestim. gagasını açıyor, elimden kaçmaya çalışıyordu. ama ben tutuyordum. koca bir kuduz köpeği de tutardım. ve kanın aktığını gördüm. fakat şu zavallı küçük kuşun pek az kanı vardı. istediğim zevki alamadım.
makası, ellerimi yıkadım, bol su döktüm ve kuşu bahçede bir çileğin köküne tıktım. kimse yerini bulamaz.