-
1076.
+3..akşam oldu..Tümünü Göster
buseyle buluştuk.. zamanında tolgayla nilaya randevu ayarladığımız, şu her masada sevişen çiftlerin olduğu ciciş mekana zütürdüm onu.. bütün gece aramızda bunun geyiğini yapmakla geçti diyebilirim, dediğine göre, bizim, hemen çapraz masada french kiss deneyen çiftin seviyesine gelmemiz yıllar alabilirmiş x)
ne kadar ciddi bilemiyorum tabi ;)
yine uzun sarılmalarla vedalaştık kapının önünde, iyi geceler öpücüğünü esirgemedi benden..ben de karşılık verdim arsızca.. muzip gülümsemesini takınıp, binasının içinde kaybolana kadar izledim onu..
aşk ne güzel şey allahım..
..ve gece oldu..
nilay, milletin yurda girdiği saatte, yurttan çıkıp bana geldi.. izin almış bu gece, bende kalmak durumundaymışmış (sanki bunu müşkül bir şeymiş gibi söylüyordu.. triplerini seveyim senin..)..herhalde kalabilirsin aq..bir de soruyor musun utanmadan?
utana sıkıla, necatinin benimle paylaştıklarını anlattım ona..hem bir arkadaşıma ihanet ediyormuş gibi olduğum için utanıyordum, hem de artık bu gerilime dayanma gücümün kalmamasının zayıflık olabileceğini düşündüğüm için..
o da sıkkın bir şekilde dinledi beni.. gözlerimiz doldu zaman zaman.. şimdi tabi ben çocuğu da korumaya çalışıyorum..yok işte, yıllardır içinde tutuyor, saygı duymak gerek filan diye övüyorum.. aslında sıçtım da, sıvıyorum yani..
nilay epey tuhaf oldu.. istemeden sebep olduğu karışıklıklar yüzünden hem şaşkındı, hem de etkilenmiş görünüyordu..
"ben.. dalgasına diyordum ama.. harbiden de sizi birbirinize düşürecekmişim yani bilmeden ha?" dedi kederle gülerek..
"senin yapabileceğin bir şey değil ki bebeğim.. senin suçun değil.."
"ve sen.. aylardır, yıllardır bunları içinde tutup, arada dengeyi sağlamaya çalışıyordun.. kendi heba ediyordun.." dedi..
e yani..
bir şey söylemeden utangaç utangaç gülümsedim yarım ağızla..
"tsigalko... o kadar iyisin ki... bütün bu gerilime katlanmak zorunda kaldın... belki de ben farkında olmadan zorlamamış olsam.. sonuna kadar içinde tutacaktın.."
"tutamadım ama" dedim yenilgi dolu bir sesle..
"olsun... bence böyle daha iyi oldu..sen rahatladın... ben de artık ayağımı biraz daha denk alırım.." dedi..
sevgiyle gülümsedi, sarıldı,
"bilerek ya da bilmeyerek.. özür dilerim bu noktaya getirdiğim için.."
"sorun değil... ama lütfen aramızda kalsın.. neco, senin bildiğini bilmemeli.."
"bilmeyecek" dedi.. uzun uzun sarıldı, daha doğrusu kendini bıraktı resmen üzerime, sessiz sessiz ağladı biraz daha..lan gene teselli eden ben oldum iyimi..
en azından artık rahatlamıştım.. sırtımdaki kamburdan kurtulmuştum..
ama kim bilir, belki de gerçekleri nilayla paylaşmak, durumu daha da kötü bir hale getirebilirdi?
neyse artık..
o güne kadar rahatım..
biraz keyfini çıkarayım...
"vay be..o kızla demek ha?" deyip güldü nilay.."helal olsun ne diyim.. resmen çıkıyorsunuz yani.. sevgilisiniz??"
"aynen öyle (:"
"cık cık (: ne ara tanıştın, ne ara o kadar yakınlaştın da teklif edecek cesareti buldun valla bravo (:"
"eee aşkta ve savaşta, her yol mübahtır kızım, yaptık bazı ince numaralar tabi :p" deyip kendimle gurur duyuyordum ki, neconun olayı aklıma geldi.. aşkta ve savaşta... aşkta... her şey mübah??..
"diyosunn?" deyip imalı imalı sırıttı nilay da tabi..
"yani, işte, artık eskisi kadar takılamayabiliriz seninle takdir edersin ki x) ..sen de o ara lütfen, mümkünse, bazı külleri alevlendirmemeye bak ;)"
"üff sus be salak (:"
"valla benden günah gitti artık..laf ağızdan çıktı yani (: gerisi sana kalmış ;)"
gece geç vakitlere kadar sürdü, kederli başlayıp, mutlu sona eren sohbetimiz..
nilayın yerinin hakikaten de ayrı olduğunu kanıtlayan gecelerden biriydi.. umarım o da, bundan sonra kişiliğine ve kalitesine uygun davranarak, işlerin daha da karmaşıklaşmasını engeller..
panpalar, ayıp ediyonuz valla heaa aşk olsun, hem parmağım defolu, hem de karanlıkta yazıyorum... üstüne üstlük 5 sene önceki olayları yazdığımı söylemiyorum bile (:
yavaş olduğumun ben de farkındayım, ama bu kadar oluyor, elimden geleni yapıyorum işte. hem imlaya, hem cümle kurgularına hem de kelimeleri seçmeye dikkat ederekten yazmak kolay değil, insaf eyleyin mübarekler ;)
son partımız olsun sıradaki, 2 den önce bitirmiş olalım bugün, yatıp uyuyak
http://fizy.com/#s/1ajgdt
..bu gece ilk attığım partı hatırlıyor musunuz?..
onu, hikayenin geri kalanı boyunca aklınızda tutmanız önemli..çünkü bundan sonra yapacağım pek çok yanlışın içinde, o parttan esintiler bulacaksınız..
buseyle dolu dizgin ilerleyen, ve benim bulutların üzerindeki bir ortalama yükseklikte seyrettiğim ilişkimiz başlayalı henüz 4 gün oldu..
hayatımın en güzel dört günü..
bu güzel dört gün, okuldan dönüp, buseyi uyutana kadar mesajlaştığımız bir gecenin ardından (ki aslında hiç sevmem mesajlaşmayı, sırf kız bir şeyler anlatmak istedi diye onun hatırına katlandım), bu kadar mükemmel seyreden bir ilişkiye saygı babında, bu ilişki öncesinde bütün lekelerimi ve günahlarımı, sanki google chrome un xnxx dolu geçmişini siler misali, silmek istedim..
hem zihnimden silecektim..hem de gerçek hayatımdan..delilleri, kalıntıları temizleme vaktiydi..
bu bağlamda, işe ilk önce telefonumdan başlamak istedim..
benim için manevi değeri olan bir kaç mesaj haricinde (ki onları biliyorsunuz sizler de) geri kalan pek çok huuryla olan mesajlaşmalarımı (evet şimdi böyle oldular işte..giberken kuzum-cicim, sevgili bulunca huur) sildim telefonumdan..
ama mesajları silmek yetmezdi..
komple rehberden de kaldırmak gerekliydi bu zillileri..
rehberin başında, ayça dan başlayıp, ayşegülle devam ediyordum ki, burçin e geldi sıra..eski numarası bu..sildim..sonra..sonra aklıma aniden geliverdi..
lan..ben bu kıza posta koyacaktım demi?
nilayla takıldığı için..tabi... hala arkadaşlarımın etrafında dolanıyor huur..
amaan..boş ver be tsigalko... geçti bitti onlar... şimdi uğraşma işte, sil gitsin... kafandan sil... rehberden sil..kayıtlardan sil...
ama..ama hayır..
bu işi kökünden halletmeden, öylece bırakmak, otoyolun ortasında açılıp, üzeri kapatılmadan bırakılan bir çukura göz yummak gibi olurdu..
ve o çukur, tam ilişkimin hızlandığı, mutluluğun en ballı kaymaklı kısımlarını yaşadığım, savunmasız bir anımda karşıma çıkabilir, beni şarampole yuvarlayabilirdi..
bizi, şarampole yuvarlayabilirdi..
busenin, her hangi bir yere, her hangi bir şekilde yuvarlanması ihtimalini göze alamazdım..
işte bu yüzden..
bu iş böyle kalamazdı... kökü sökülmeksizin, sadece budanmış bir halde... belki de, böylesi daha bile tehlikeli olurdu..
burçinin yeni numarası neydi ki acaba..
kaydetmemiştim..mesajları da sildim aq...
ah..arama kayıtları..evet..
arama kayıtlarını karıştırdım... bana ana avrat sövdüğü gecenin, 10 küsür dakikalık konuşmasının yapıldığı numarayı buldum "gelen aramalar" ın arasında..
saate baktım..
1 küsür..
o da, beni böyle bir saatte aramamış mıydı?..ne var aq? ben de arayacağım... bu sefer sövme, tehdit etme sırası bende..
çıkacaksın hayatımdan..
sonuna kadar..
sonsuza kadar..
numaranın üzerine gelip yeşil tuşa bastım..çalıyor..hadi hayırlısı..
başlık yok! burası bom boş!