-
101.
+13Telefonu kapattı. öyle yüzüme bakıyordu. hafiften de gülümsedi. Hayırdı canım dedim.Tümünü Göster
E: annemle babam beni ziyarete geliyorlarmış ya
B: oha ciddi misin hemen eve zütüreyim seni dur egeyi uyandırayım da taksinin anahtarını alayım
E: yok aşkım yok dur bi
B: ne oldu ?
E: buraya gelmelerini söyledim
B: eylül sen salak mısın ?
E: ya ne olacak bitanem zaten sen söylemişsin burda kaldığımı babam de gelelim bi ortamı görelim o zaman dedi
B: he bide baban kendisi istedi yani evime gelmeyi
E: yaaani belki birazcık
B: söylediklerinin hiç mantıklı olmadığının farkındasın dimi?
E: aşkım babam beni kıramaz öyle söyledim öyle yapıcak işte buraya gelmeleri senin için bi problem olur mu ?
B: ya ne problem olacak ortalığı biraz toparlarız tamam işte
E: iyi işte canım dur egeyle mirayı uyandırayım
Eylül miraya seslendi yanına gidip. ufak ufak da omzundan dürtüyordu. miray gözlerini ilk açtığında egenin yüzünü gördüğü için o uyandırmış sandı heralde , bi gülmeye başladı , sırıtıyordu. Eylül biraz daha dürtünce ayıldı miray. Daha sonra egeyi de miray uyandırdı hemen.
M: egee , ege hadi canım kalk artık
E: hıhığhğ (homurdanma sesleri çıkararak gözlerini açtı, uykusu çok hafiftir)
Miray gülümsemeye başladı. Başını hadi dercesine yana doğru savurdu.
Ege onu görünce bi heyecan yaptı. Birden yataktan fırladı. Ne olduğunu anlaması 4-5 saniye kadar sürdü.
ikisini de ayılttığımızda olanları anlattık. Kalıp bize evi toparlamada yardım ettiler. Zaten 1.5-2 saat içinde burda olacaktı eylülün ailesi. Yardımlarını hiç de reddedemedik.
Hemen evi toparladık , yatakları matakları düzelttik. eylül ve miray , eylülün ailesi için ufak çaplı yemek türü artık atıştırmalık mı diyim , kısa sürede yapılan pasta kurabiye falandı filandı yapmaya başladılar. ben de egeyle birlikte evi ufak ufak toparlamaya devam ediyordum.
Derken kapı çaldı , egeyle miray daha bizdeydi göndermemiştik. kapının çalmasıyla onlar da çıkacak gibi oldu zaten. Eylülün babasının yalancı gülmesi ve iğneleyici bakışlarıyla karşı karşıya kaldım. Ferhat amca dedim, hoş geldiniz.
Annesi beni severdi. Geldi hemen sarıldı bağrına bastı. Benim annem yoktu çünkü. 2 yıl önce vefat etmişti. O da beni oğlu gibi sever , annemin yokluğunu hissettirmemeye çalışırdı. Babalarını içeri alırken egeyle mirayı yolculadım.
B: hadi bakalım gençler görüşürüz
E: görüşürüz kanka allaha emanet
M: her şey için teşekkürler vanic görüşürüz
Egeyle miray direk eve gitmeyeceklerdi muthemelen. Biraz birlikte zaman geçirmek istedikleri belliydi. Ben de hemen eve geçtim.
Eylül anası babasıyla hasret gideriyordu. Hasret dediğime de bakmayın , 1.5 ay önce zaten yine gelmişlerdi. Ama eylül onların tek kızıydı, hatta tek çocuklarıydı. O yüzden çok üzerine titrer , onun için her şeyi yaparlardı ve onu asla kırmaz, üzmezlerdi.
Birden bire lafı açtı eylül
E: baba ben bundan sonra vanicle birlikte kalıcam
Eb: kızım daha erke...
E: erken merken değil baba kaçyıl oldu zaten siz de çok iyi biliyosunuz bizi
Ea : şş canım biraz sakin ol eylül doğru söylüyor.
Eb: iyi de burası biraz şey
E: ney baba ?
Eb: burda iki kişi kalınmaz kızım (bana pis ve imalı bi bakış atarak) baksana küçücük yer
E: o zaman ikimiz de apartlarımızdan çıkarız yeni düzgün bi yerde kalırız dimi aşkım ?
B: he ne evet evet doğru olabilir
Ferhat amca eylülü kenara çekerek ona "sessizce" konuştuğunu sanarak bir şeyler söyledi:
Eb:Bu çocuğun yeni yer içi parası mı varmış da geçmek istiyorsun baksana gariban çocuk bu...
E: baba yine başlama
Eb: zaten annesinden sonra da çok dağıttı şu hale bak
başlık yok! burası bom boş!