/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    0
    Taksiye binip Natalianın evine gidecektik ama ben sabahtan beri bir şey yemediğimden yemek yemeyi teklif ettim. Natalia eve gidelim diye ısrar etti. Dışardan sipariş veririz dedim. Eve vardığımızda anneannesi tv li odada oturmuş bir yandan günlük alkolünü alıyor bir yandan da tv deki muhabire kızıyordu. Kadın artık beni görmeye alışmış olacak ki tepki bile vermiyordu bana. Gerçi natalianın evine giderken aldığım küçük alkol şişelerinin de payı büyüktü.

    Natalia duşa girmek için banyoya giderken bende en sevdiğimiz bol peynirli pizzadan siparişi vermiştim bile. Natalia banyoda bana seslendi, havlumu unutmuşum diye. Banyonun kapısına gidip sorun olmaz aramızda yabancı yok dedim. Kafasını kapıdan uzatıp pembe pembe olmuş yüzüyle utanmış gibi yaptı. Yatak odasına gidip havlusunu getirdim. Banyonun kapısını açmadan havlu ile yüzümü kapadım ve banyoya girdim. Ben utanıyorum diye bağırıyorum, natalia havluyu çekip gözlerimi açmaya çalışıyor. Ben olmaz utanırım diye bağırıyorum. Kahkahalar içinde havlu elimden düştü. Natalia kendisini görmemem için sarılıp dudaklarımdan öpmeye başladı. Sağlarından sızan sular üstümü ıslatmaya yetmişti bile. Her güzel şeyin ortasında olduğu gibi kapı çaldı. Pizzacı tam gelecek zamanı buldu. Ben gitmek istemiyorum natalia zorla beni banyodan çıkardı tabi.

    Parayı ödeyip pizzaları aldım. Natalia duştan çıkmış, her zaman yaptığı gibi vücudunu kremliyordu. Hadi dedim soğutmadan yiyelim. ( Merak etmeyin anneannesine de bir dilim verdik. Kadın sadece alkol ile besleniyor . )

    Açlıktan ölmüşüm ki kendi pizzamı yedikten sonra natalianın pizzasına da salça olmaya başladım. Oda farkına vardı ki elindeki pizzayı uzatıp uzatıp geri çekti. Yemeğin üzerine bir sigara yaktım. Sevgilim yanımda, her şey güzel, sınavlar bitmiş. Kötü olan tek şey 7 gün sonra Türkiye ye dönecek olmam.

    Konuyu açmak için nataliaya dönüp Türkiye den ne istersin diye sordum. Oda biliyordu yaz tatilinin geldiğini ve hiç sormamıştı ne zaman gideceğimi. Sen gel yeter dedi. Olmaz dedim bir şey istemelisin. Aklıma gelmedi dedi. Düşün dedim bende. ikimizin de yüzü asılmıştı ama ikimizde konuşmak istemiyorduk bunu. Üzülmek istemiyorduk.

    Balkonda yerde oturduk biraz, hava serinlemişti. Tam rahat rahat konuştuğumuz sırada yurttan arkadaşlar aradı.
    -Alo
    -Kitap kurdu nerdesin ?
    -Dışardayım hayırdır ?
    -Gelmiyomusun yurda.
    -Geliyorum da bişeymi oldu.
    -ingilizceden çakmışsın.
    -Hass……r. Ciddimi lan ?

    Benim surat oldu 5 karış. Kalmak demek 1 yıl daha okumak demek. Hem natalia da okulu seneye bitiriyor. Geliyorum deyip nataliaya durumu anlattım. Onunda morali bozuldu ama yapacak bir şey yok. Kapıda vedalaşıp çıktım.

    Yurda vardığımda odada benimle beraber ingilizceden çakozlayan 5 kişi vardı. işin garip kısmı bu 5 kişinin haricinde üst sınıflardan 2-3 ağır abide odaya gelmiş nasihat veriyorlar. Ben odaya girince bunlar bana dönüp oooooo kitap kurdu beyde gelmiş. Arkadaşınız zaten burayı otel gibi kullandığı için ing.den çakması normal gibi saçma sapan konuşmaya başladılar. Dedim hayırdır niye toplandınız burada ? Bu üst sınıf abiler ing. Den kalanlar için dekanlıktan büt talep etmişler de dekanlıkta kabul etmiş. Diğer çocuklar nerdeyse adamların g…tlerini yalayacaklar, abiler havada uçuşuyor. Tabi arkasından nutuklar tekrar başladı. Ben daha fazla dayanamadım tabi, dekanlık bu hakkı veriyorsa zaten herkese veriyordur, sizin istemenizle özel bir durum mu oluşuyor ? Ben böyle konuşmaya başlayınca bunlar oflayıp puflamaya başladılar. Diğer çocuklar sanki ben kalmalarına sebep olmuşum gibi kinle bakmaya başladılar bana. Kalanlar için sınavın 15 gün sonra yapılacağını öğrenip, odadan çıktım. Tabi arkamdan neler konuşulduğunu tahmin etmeye gerek yok.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster