/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 176.
    0
    nasıl bir değerdir senin sevdiklerine verdiğin
    hiç mi acımıyorsun bana kafayı yiyorum umrunda değil
    ya susuyorsun yada bişey yok diyorsun
    keyfinden mi kapattın telefonunu yayladan dönünce
    neden günlerce umrunda olmadım
    görmedin mi peşinden koştuğumu
    neyin oyunundasın hala amacın ne
    şu kuralları anlat bende bileyim ona göre oynayayım
    kafana esiyor git diyorsun.
    kafana esiyor bana kendin geliyorsun.
    şu nedeni anlat artık dedim
    • neden filan yok kelebek kafam karışıktı dedi
    sinirimden dolayı işi binliğe vurdum
    -ahh dur bi dakika kafamda bir ağrı var karışıyor mu ne?
    neyse şimdi gideyim senden de kafama eserse geri gelirim dedim
    • ya dur gitme dedi. çocuk nazı ile
    -son kez soruyorum ebru dedim
    • git o zaman gitmek için bahane arıyorsun zaten dedi
    -ulan gibtir ettin yine kapına dilenci oldum hala bahaneden bahsediyorsun ne halin varsa gör dedim
    gittim o da ses çıkaramadı arkamdan
    iyi mi yaptım kötü yaptım bir türlü bilemedim amk
    gole giden rakip oyuncuyu kırmızı kart göreceğini bile bile yere indirmekti benim ki
    dedim ne olursa olsun amk
    aşk bundan sonra 10 kişi devam etsin mücadeleye
    ben yalnızlığın yedek kulubesinde otururum
    eve gidemedim
    denize gidemedim
    bi yere gidemedim ki
    kafaya iyice taktım tüm bunlar kurguydu amk ebru tarafından yapılan
    paso bunu nasıl anlayabilirim diye düşündüm
    ilk denemeyi anneme yaptım
    soru şu
    -anne ebru yaylada iken pazartesi günü sabah kaçta kalktı dedim
    -erkenden kalktı oğlum dedi
    burdan bir sonuca vardım otobüsçü ile ailesine haber gönderip onları çağırtmış olabilirdi
    indim çarşıya köy dolmuşlarının beklediği yere gittim
    bizim köyün kini bulup
    -ebru sana bişey dedi mi birine iletmek üzere not verdi mi yada telefon açmanı söyledi mi dedim
    -ne diyon kelebek görmedim ben onu yaylaya çıktıktan sonra dedi
    birinci tez yanlış çıktı
    yılmadım
    oteldeki elemanı aradım
    -ebru hiç otele geldi mi kışın dedim
    -2 3 defa geldi dedi
    burda bişeylerin dönüyor olduğunu farkettim
    babası ile arası açık değilmiydi amk neden otele gitsin ki
    -ne zaman geldi dedim
    -nerden bileyim olm geldi işte dedi
    -babası ile görüştü mü dedim
    -tam bilmiyorum ama görüştü galiba dedi
    -olm kesin bişey söyle dedim
    -kelebek hasta mısın olm sen nerden bileyim kızla babasını mı takip ediyorum.
    otele geldiğini gördüm
    bara gelmedi
    restoranda yemek de yemedi demek ki babasının yanına gelmiştir
    hem neden gelmesin ki dedi
    evet lan evet amk kafayı yiyordum.ruh hastası oldum iyice bunları düşünmekten.
    keşke bana kelebek seni başkası ile aldattım
    seni sevmiyorum artık
    senden kurtulmayı deniyordum
    ne bilim işte amk bilindik bir ayrılık sebebi söyleseydi de
    bi kaç zaman sadece üzülüp hata bendeyse kendime sövüp
    hata ondaysa vay amk huursu diye onu bir süre andıktan sonra
    başkalarında acımı dindirmeye çalışsaydım
    sevebilir miydim ki başkasını
    ulan birine aşkı doğru düzgün yaşatamadım
    diğer kızları da mundar eder miydim ki acaba

    gerçek yalnızlığın ilk günlerinde ki beyin amcıklaması
    şiddetli ağrılara sebep oldu
    ayrılığı tek başıma yaşamam gerekiyordu
    çünkü birisine anlatsam
    olm gibtir et amk başkasını bulursun
    kaderinde bu farmış takma kafana
    boş ver amk seni haketmemiş gibi teselli lafları edeceklerdi
    amk bunları bende biliyorum zaten ayrıca bunlar bana teselli değil daha çok acı verirdi
    bir yakın arkadaşıma veya aile bireyine
    böyle böyle oldu diye durumu anlatsam
    ne zaman dalgın düşünüyor şekilde görsem o konuyu açacaklar ve daha çok acı çekecektim
    madem bu ayrılık acısı beni gibecek
    en azından perdeyi örteyim de başkası görmesin bu gibişi diye
    elim kolum bağlı çekildim eve
    ne yemekde gözüm oldu ne içecekte
    her ne kadar saklamaya çalışsam da 24 senedir beni tanıyan anneme durumu çaktırmamam imkansızdı
    kardeşim de en büyük panpam olduğu için evden çıkmayan ben kelebeğe pencereleri açmaya çalıştılar belki kendiliğimden uçarım diye
    kardeşim belki de bana ömrünün en büyük kıyağını ben ne tak yiyeceğimi bilemediğim zamanda yaptı
    bana ps2 getirdi içinde de bilindik futbol oyunu
    evde olduğu zamanlar karşılıklı oynadık
    olmadığı zamanlar 2040 yılına kadar getirdim ligi hemde en uzun maç süresini seçerek
    zaten beş parasız olduğum için içkiye verecek para yoktu
    bilader de arasıra sigara getirirdi kendisi içmediği halde
    pakette kalan sigarayı zaman dilimine bölüp iyice azaldığı zamanlarda yarısına kadar içip tekrar yakarak içtiğim çok oldu
    ebruya kızgın olduğum için ayrılık acısı farklı boyutlarda gibiyordu beni
    kendimi kontrol etmekte en zorlandığım şey ebruya gitmekti
    aslında gitmekle gitmemek arasındaydım
    gitmekten korkmama sebeb onu başkası ile görmek ve
    ulan bu muydu bende sakladığın deyip
    ebruyu türkiyedeki kadın erkek eşitliğini 100 yıl geriye zütürecek şekilde dövmekten korkmamdı
    gitmesem de ne tak yiyor bu ebru şimdi
    acaba o da üzülüyor mu yoksa ayrılık gibinde bile değil mi?
    ne kadar düşünürsem kafamdaki soru işaretleri kadar çoğaldığı için bunalıma kadar gitti iş
    kendimi çok durdurdum
    defalarca kendimi odaya kilitleyip anahtarı pencereden aşşağı attım gitmeyeyim ebrunun yanına diye
    kapıları tekmeledim
    mesaj geldi.. heyecanla baktım.. servis mesajı
    telefon çaldı.. ekrana baktım.. bizimkilerden biri.. evde o var mı bu var mı
    kapı çalındı gözlerimi kapatarak açtım kapıyı ama her açışımda buruk bir şekilde odama döndüm
    ne yaptım ne ettim aklımdan çıkaramadım onu
    iyice insanlıktan çıkmaya başladım
    asosyalin en önde gideni oldum
    utanmasam sıçmaya bile çıkmayacaktım
    2 ay civarı geçti böyle
    babam bir gün kapıyı çaldı
    -naber paşam dedi
    -iyi baba dedim
    -traş ol üstünü değiştir bekliyorum dedi
    -nereye baba dedim
    -çabuk ol dedi. kızgın değildi zaten sakin bir insandı
    babam yan odaya geçti annem geldi

    belli ki işbirliği yapmışlar
    -ne oldu anne nereye gidicez dedim
    -iş bulmuş sana baban dedi
    -ne işi anne dedim
    -oğlum söz vermiş.git bi kaç gün çalış sonra bırakırsın üzme babanı dedi
    biraz burun kıvırsamda tamam dedim
    pederle bir markete gittik
    babamın bir arkadaşının marketi
    oğlu askere gitmeden önce beraber çalışıyorlarmış
    gittikten sonra uzun süre tek kalmış adam
    bi kaç eleman bulmuş ama parasını çalmışlar kasadan hep
    babamında ağzından benim oğlan çalışır demiş
    marketçi ile tanıştık
    adam on numara adam o iyilikle holdingler hakediyor
    adam bana ilk günden şunları anlattı
    -sigaranı bana sormadan al.
    canının istediğini al ye
    eve gidince de şunu yerim diye aklında kalanları da poşete doldur zütür evde ye
    para kazanmayayım sorun değil ama bu dükkan benim oğlan askerden gelinceye kadar kapanmasın
    ben her zaman burda duramam
    geceleri geç yatıyormuşsun zaten ben sabah açarım uyandığın zaman da sen gelirsin gece de sen kapatırsın anlaştık mı dedi
    -tamam dedim
    -iyi hadi sana kolay gelsin dedi.
    bıraktı gitti adam
    tek başıma kaldım
    fiyatlarda sorun yoktu çünkü herşeyin fiyatını yazmış önüne
    biraz baktım sağa sola derken müşteriler gelmeye başladı alıştım gittim işe
    cep para görmeye başladı
    -anneme ben yapamıyorum bırakayım işi dedim
    -en yakınında ki asıl bırakması gereken kişinin mücadelesine yakışır mı senin bu kadar kolay pes etmen dedi((kendisi)
    sırf onun için devam ettim çalışmaya
    boş boş dururken ebruyu düşüneceğimi bildiğimden
    orayı sil burayı paspasla dolap doldur
    derken hep kendime bir meşgale buldum
    inatla çarşıya gitmedim ebruyu görebileceğim yerlere
    param olmasına rağmen telefona hiç kontur almadım dayanamam mesaj atarım diye
    yaz sezonu geldi
    çok daha iyi maaşla başka bir yerde iş bulabilirdim ama
    huzurumdan dolayı aramadım bile başka iş
    yavaş yavaş acım azalıyordu
    arasıra dalıp gözümdeki yaşları silerken ayılıyordum
    derin derin nefes alıp
    sessiz sessiz offfffff offfff çekerek
    ama o kadarına bile razıydım ilk zamanlardaki halime nazaran
    markette de ufak tefek arkadaşlar edinmeye başladım
    mahalle sakinleri ile yavaş yavaş makara yapmaya başlarken
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster