"olm ısı aktarımı işte lan, aktarcaklar sana zuhahah, gavur amı gibi yanıcan adgdsgfsdg"
"gibtir lan..inek oldu bu da başımıza haa"
alper,
"abi ben de yardım ederdim sana ama malum alt sınıfım yani, bilemiyorum şimdi müfredat nedir :p"
"gibtirin lan..acımayın lan bana..acıyan gözlerle bakmayın"
kahkahalar..(gülüşmeler :p)
yılbaşı konuşuldu sonra..eh ona da bir şey kalmadı, şimdiden içimiz içimize sığmıyor..lan ne güzel şeyler böyle yılbaşıdır bilmem nedir..böyle arkadaşların, sevgilin vb. varsa, bu tip sosyal günler senin için yılın en güzel geceleri olur..ve ben de inanıyorum ki benim için de bu geçerli..hiç kimsem olmasın, ailem ve aha işte bu yanımdaki dallamalar olsa yeter lan..bu adamlarla cehenneme bile gidilir, orada bile eğlenilir..
zaten böyle olmalı, böyle yaşanmalı gençlik dediğin be beyler..öyle bir kızın peşinde sürüklenilen seneler..ders başında geçirilen günler..evde, mal mal pc başında harcanan, öldürülen zamanlar..yazık lan bu saatlere, dakikalara? ulan bir daha mı geleceksiniz dünyaya? bir daha genç olabilecek misiniz? mümkün değil..o zaman, diyeceğim o ki, eğer imkanınız da varsa, yazık etmeyin şu ömrünüzün en güzel zamanlarına..eğlenin..gezin..çıkın dışarıya, takılın lan..fazla değil, bir tane kafa adam yeter..eh o kadarını da bulursunuz her halde..gidin, oturun bir kafede, ne bileyim, yürüyün sahilde, kordonda ya da gezmelik yerlerde..insan görün, insanlar sizi görsün..öldürmeyin yılları sanal ortamda, geçmesin saatleriniz telefon ekranlarının başında..yazıktır..
gezin..dolaşın... görün, gösterin kendinizi..hem göreceksiniz..hem de sizi görecekler..anlatabildim mi? insanlar, varlığınızdan haberdar olsun..tamam siz, kendi içinizde, en mükemmel, en anlayışlı, en kültürlü, en zengin, en gönlü zengin insan olabilirsiniz ama, bunu insanlar bilmedikten sonra bir kıymeti yok ki? şu bankta sevgilisiyle el ele tutuşmuş oturan eşek tıraşlı adamın ya da kolunda manitası ağzında sakızı, elinde luois vuitton dan çantasıyla sallana sallana dolanan kızın neyi fazla sizden? sizden daha mı akıllı? daha mı güzel, yakışıklı? daha mı iyi kalpli, anlayışlı?
hayır değil..ama belli ki sizden daha sosyal..
o yüzden bilhassa böyle günlerden kaçmayın, bunları sosyofobi haline getirmeyin..hayatım boyunca sadece 3 sevgililer gününde yalnız değildim..ama hepsinde de çıktım, gezdim, benim gibi sap arkadaşlarımla takıldım, hatta grupça muallak olduğumuza dair espriler döndürüp kendimizi dalgaya aldık, yeri geldi kızlı erkekli çıktıysak, bunun üzerinde yakıştırmalar yaptık birbirimize, bir günlüğüne sözde sevgili olduk, hayali anlaşmalar yaptık..her şekilde, her koşulda, toplumdan kendimizi soyutlamamayı bildik..
soyutlamayın lan kendinizi..gidin karışın... denizin dalgalarına bırakır gibi bırakın kendiniz..açık kollarınızı da..başınızı yatırın geri..
elbet bir karaya vuracak, demirleyeceksiniz bir limana..belki de, hayatınızın sonuna kadar sizinle olacak birileri karşılayacak sizi oralarda..
http://fizy.com/#s/2b4f8m
..kaloriferleri yaktık beyler..kış, "ben geldim lan artık ayıoğlu ayılar" dedi..biz de gibe gibe yaktık..
hem gürül gürül yanan kaloriferler hem de masa başında, teksirlere, föylere baka baka kendimi kasmaktan dolayı ısınan motorumun yaydığı sıcaklık derken, buram buram terliyorum anasını satayım..geceleri rüyalarımda formüller, tanımlar görüyorum..öyle bir yüklendim ki..hiç bir işimin insanca olmadığı gibi, ders çalışmam da öyle değil..12-14 saate varan sürelerde çalıştığım öyle ki, artık sınava yorgun, bitmiş şekilde girdiğim günler oldu..
ilk hafta itibariyle diyebilirim ki..evet, biraz sıkıntı var..özellikle ısı aktarımı kesinlikle zütümde patladı..ondan eminim..temel işlemler de sıkıntılıydı ama diğer 4 sınavdan en azından baraj notunu alırım diye umuyorum..haftaya biraz daha rahatım, kaldı üç sınav..
öyle ya da böyle, cuma günü geldi..
beyler davulcu çıktı lan, ben masayı kurayım..gene gelip devam etmeye çalışacağım..gelemezsem de şimdiden vedamı edeyim, iyi sahurlar herkese ;)