/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    0
    bastı gitti.

    huur çocuğu ceyhun uzaktayken bile zarar veriyordu bana

    koştum arkasından

    -dur dedim

    durmadı

    -ebru dedim

    sallamadı

    tutmak zorunda kaldım kolundan.

    -tamam özür dilerim dedim

    • özrünü de istemiyorum, seni de,yalancı olduğuma inanıyorsan

    seni sevdiğime de inanmıyorsundur bırak kolumu dedi

    yine gidiyor

    -ya tamam desemde

    peşinden yine koşturdu

    yine tuttum kolundan

    -onun yüzünden ayrılacakmıyız şimdi

    • onu sana sormak lazım

    özrümü yineledim

    • bana inanmıyorsan bırak unutmaya başlayayım

    üste çıkma politikası uygulayarak

    -hani bana vaktinden önce haber verecektin

    • kelebek aramıza girmesini istemiyorum,ben unuttum sende unut dedi

    -tamam dedim. biraz üzgün üzgün baktı bana

    -eve kadar yürüyebilirmiyim seninle dedim

    • ben kendim giderim

    zorla ikna edip ev mahaline geldik

    apartman girişine kadar yürüdük sessizce

    ben durdum o bir iki adım daha attı

    -tamam fazlasını haketmedim zaten iyi geceler sana dedim

    • iyi geceler deyip yüzüme bile bakmadan içeri girdi.

    sinirden kafayı yedim

    şimdi yapılacak birşey vardı o bini bulmak



    ebru hanım bize tavrını yaptı.

    o sinirle bende o bini bulmak için geri döndüm.

    zaten yürüyebileceğiniz bir barlar caddesi var o saatte

    bu arada da telefonu kontrol edip duruyorum ebru bişey gönderdi mi diye ama yok

    bini bir barın dışında telefonla görüşürken gördüm

    gittim yanına başında bekledim

    iki arkadaşı da onu bekliyor

    -bir tanesi hayır mı bilader dedi

    hiç giblemedim.

    -oop sana soruyom dedi

    yine giblemedim.

    bu sırada telefon konuşması bitti lavuğun

    -oo dostum naber dedi

    -iyi dostum senden naber dedim. derken neresine vursam diye hesap yapıyordum

    -ayrıldınız mı ebruyla yoksa yalnızsın dedi

    durdum. vurmaktan vazgeçtim.

    ulan bu binler tezgaha düşürmeye çalışıyordu beni

    belliki bir komplo vardı

    yada ben öyle hissettim

    aklımdan geçenler

    1.ebruyla aramıza ceyhunu sokup ebruyu benden soğutmak ve ceyhun ismini sürekli tazelemek

    2.benim bu bini iyice dövmemi ve bu durumdan önce binin ailesinin sonra ebrunun ailesinin

    en son da ebrunun haberi olmasını sağlayarak üzerime serseri kavgacı ve

    barbar sıfatlar yakıştırmalarını düşünüyordum

    haksız olmama ihtimalim çok yüksekti çünkü o denyo ne gibime gelipte öyle birşey söylesin ki.

    konuşmaya cevap vererek devam ettik



    -yok ayrılmadık çok mutluyuz dedim

    -ayrılırsınız siz moruk o kız ceyhunu seviyor hala dedi

    -helal olsun sana aşktan anlıyorsun dedim

    -sen niye geldin paraya mı sıkıştın yoksa dedi

    resmen kaşınıyordu bin oğlu bin

    -dost değilmiyiz gördüm selam vereyim dedim

    -tamam hadi aleyküm selam görüşürüz dedi

    -mutlaka görüşecez dostum dedim.

    gitti lavuk ben sinirimle kaldım.

    birşey yapamamaktan kudurma bu olsa gerek

    şeytan dürttü giberim ebruyuda aşkınıda ızdırabını da

    git göm şu amın oğlunu yere zütü dışarda kalsın sadece dedi

    ama uymadım şeytana herşeyin sırası vardı elbet

    bu arada ebrudan hala haber yok

    bi de bu çıktı şimdi amk. başımıza.

    ne güzel sev'işiyorduk.

    nerden çıktı amk bunlar

    ebru göndermedikçe bende göndermedim mesaj.

    sürdü de sürdü olay iki gün gibi bir zaman geçti

    sonra dayanamamış olacak ki.

    dükkanın önünden geçti içeri bakarak

    gördüm içim yandı.

    yürekte bir cızırtı meydana geldi

    kapıya çıktım arkasından baktım

    köşeyi döndü

    arkasından gitsem mi gitmesem mi diye düşünürken

    dükkanda yalnız olmam sebebi ile gidemedim

    5 dakika sonra tekrar köşeden göründü yine dükkanın önünden geçecekti

    bende dükkanın önünde yerimi aldım gözlerimi sadece ona dikerek

    o sadece bir kere baktı o da köşeden dönünce

    kafası önde yürüyerek iyice yaklaştı

    geliş açısı dükkana girmeden pas geçecek bir haldeydi

    onun yoluna durdum

    -buyrun hanımefendi dedim. dükkanı göstererek

    baktı ama konuşmadı

    -iki gündür işler çok kesat gönlümde dedim

    hala kızgın gözlerle bana bakıyordu

    -sen tek kelime ile siftah atsan, bereketli olsa muhabettimiz dedim

    yeter artık dercesine baktım bende ona

    sonra bir adım yana açıldım

    -sen bilirsin dedim

    gitmedi durdu



    duygu salyalarını yutkundu ağzındaki.

    bir adım atmaya yeltenir gibi oldu

    tuttum kolunda hiç birşey demeden

    -gidersen bir daha gelme dedim

    bu neydi amk.

    yaa sinirim iyice arttı.

    sanki 10 tane karıyla grup yaparken yakaladı beni.

    -tamam sevdik kıskandık abartma bu kadar dedim

    • hep böyle mi olacak

    -valla kusura bakma ceyhun hayatında olduğu sürece böyle olacak dedim

    • ama ben bişey yapmıyorum ki,hem inanmıyorsun bana dedi.

    -inanmasam durmazdım yolunda,al şimdi de çekildim dedim

    • ben seni o kadar seviyorum sen gitmeme bile bu kadar kolay izin veriyorsun

    -seviyordun da iki gündür neden hasret bıraktın kendine

    • sende aramadın

    -ne bileyim öyle surat yapınca o gece, gerçi suratın hala aynı dedim.

    suratındaki ifadeyi biraz değiştirmeye çalışırken istemsizce

    -özledin de mi geldin yoksa dedim

    • özlemedim dedi

    -hala yalan söylüyorsun ama

    • tamam bu yalandı ama diğerleri doğru sana hiç yalan söylemedim

    -tamam biliyorum, sarılsak mı ne yapsak özledim seni

    ne tatlı bir gülümseme geldi suratına bilemezsiniz.

    küçük bir çocuk açlıktan ağlarken

    meme görünce sevinmesi gibi bişeydi

    işte lan sevdiğim kız buydu amk

    sarıldık bi kaç saniye sonra dükkana girdik karşılıklı seni seviyorumlarla beraber

    babasına telefon etti.

    benim yanımda olduğunu söyledi.

    gece dükkanı kapatıncaya kadar benimle kaldı.

    bu arada bana yardım bile etti.

    bazı malların tozunu alarak silerek falan

    o kadar süre onunla kalıp öpüşmeden durmak bir hayli zordu ama dükkanda da öpülmezdi amk

    bu durumu

    -dükkanı kapatsakmı bir beş dakika diyerek dile getirdim

    • erken değil mi dedi ne demek istediğimi anlamayarak

    -yok geç bile kaldım

    • nereye

    -dudaklarına

    • sabredersin herhalde

    sabrettim, dükkanı birazcık erken kapattık

    ve çok zula genelde aşıkların gittiği bir yere gittik,4 birayla

    hava da da yaz havası vardı gece olmasına rağmen oldukça sıcaktı.

    o heyecanlıydı ben heyecanlıydım.

    yıllar geçmiş gibiydi öpüşmeyeli...
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster