çok değil daha yarım saat önce şımarık kızlar gibi kikirdeyen, komiklikler, şakalar yapan hatunun yüzü pespembe kesilmiş, gözlerinde manalı bakışlar, suratında gergin mimikler..kısacası yoğun bir konsantrasyon ve ciddiyet hakim halde..moda girmiş... tıpkı benim gibi..
alnından öptüm..sonra yanaklarına, dudaklarına indim..sakin sakin karşılık verdi..artık oyun oynamıyor, arsızlık etmeye çalışmıyordu..ne güzel...
bu kez o yakaladı boynumdan..alev alev yanan dudaklarını kulaklarımın arkasından köprücük kemiğime kadar her yerde hissettim..ateş düştüğü yeri yakar derler, ama onun kızgın dudakları benim tenimin üzerinde her sürüdüğünde, sanki vücudum komple alev alıyordu..o tanıdık uyuşma duygusu yine omurgamda dolaştı..küçük tsigalkonun durumuna hiç girmeyeceğim, kendisi alt kattaki diskoda (donumun içi) headbang yapmakla meşgul, böyle eliyle gitar çalma hareketi filan yapan ergenler gibi, kopmuş durumda yeni..ama henüz vokale başlamadı..
kendimi biraz daha aşağı çekip göğüslerinin seviyesine indim, ama yine sırayı onlara vermemiştim, pürüssüz boynuna yaklaştım yeniden..hastasıyım, ellerim oralarda dolaşırken oluşan kasılmaların..nasıl ama, yay gibi geriliyorlar, hani, hissettiğini hissediyorsun..evet, bu kadın senden bir akım alıyor yani..bir enerji akışı mevcut!
nihayet yüzümü göğüslerine yaklaştırıp, alttan ve kenarlardan başlayıp, ta ki açık renkli ve cereninkinden daha küçük ama ceydanınkinden de daha büyük çapa sahip olan göğüs uçlarına kadar, fırçasını rastgele sallayan bir ressam gibi içten ve doğaçlama bir şekilde dilimi, dudaklarımı gezdirmeye başladım..kasılmaları arttı..benim de belimin git-gelleri (yine sürtüyorum evet..henüz)
iki elimi arkasından sırtına doladım, yeterince güç aldığımı hissedince, tutup kaldırdım, kendime doğru çektim ve ayçayı, kucağımda, yüksekçe oturur pozisyona getirdim..kendimi de duvara yaslayıp destek oluşturdum..kucağımda oturur hale gelimce bu kez o gidip gelmeye başladı üzerimde yavaş yavaş..ben hala iki sevimli memişin arasındayım..ellerimse sırtında geziniyor, kuyruk sokumundan başlayıp, taa ense köküne kadar parmak uçlarımla, omurga çukurunu bir aşağı, bir yukarı arşınlıyordum..kadınların çok hoşuna gider bu..aklınızda bulunsun derim..
o ise ellerini yüzümde, omuzlarımın üzerinde gezdirmeye devam ediyor, belki bilerek, belki bilmeden, oldukça ürkek ve beceriksice ama benim fazlasıyla hoşuma giden bir amatörlükle vücudumun çıplak üst kısmını keşfediyor..
http://fizy.org/#s/3wjm3q
..duygular..
epey zamandır içimde biriken ve bir türlü doğru kişiyi bulup hediye edemediğim ne kadar sevecenlik ve şefkat varsa, hepsi fışkırıyor adeta bu gece ruhumdan..peki ayça doğru kişi mi? sanmıyorum..ama diyorum ya, artık tutamıyorum..ve ben bu işin dozunu arttırdıkça karşımdaki kız da kendinden geçiyor..sesli solumalarını artık duyabiliyorum..alnını alnıma dayıyor, gözlerimiz sabitleniyor..uzun ve dudakların sabit, dillerin hareketli olduğu öpüşmeler yaşanıyor..
ben bu gece gibişeceğim, milli olacağım sanıyordum ama, biz resmen aşk yapıyoruz aq..ne de hasretmişiz be birbirimize?..
bu şekilde, bilemiyorum, kronometre tutmadım ama herhalde en az bir 30-40 dakika devam ettik, ön sevişmeden bahsediyorum beyler..daha filmin yazıları yazıyor..
pantolonlar çıktı..pozisyonlar değişti..sakin sakin yuvalanıp durduk yatağın içinde, ahenkle..ben, dudaklarımın tenine değmediği her zamanı israf sayıyorum adeta..ellerimin mermerimsi tekstürdeki tenini okşamadan durduğu her saniye ziyan sanki..
ayça da bana ayak uydurmaya çalışıyor ama farkındayım, o hala şaşkın..hala baskın yemiş bir kumandan hüviyetinde..yine de elinde geleni yapıyor..memnuniyetini belli etmek için tatlı tatlı mırıldanıyor..gibimi avuçlamaktansa, yüzümü okşamayı, yanıklarımı, alnımı avuçlarımı öpmeyi, saçlarımın arasına karışmayı tercih ediyor..
yarım saatten fazla zamandır sevişiyoruz daha hala ağır tahrik unsuru oluşmadı..elbette arada devamlı ve senkronize halde, ritmik bir hareket var, ama sanki bir çomağın, bir deliğe girmesinden çok daha önemli hissiyatlar olduğuna dair sessiz ve sözsüz bir anlaşma imzalamış gibiyiz..bunu ispat edercesine, hala patlamış değilim..aferin lan bana valla..belki don hafiften ıslanmış olabilir ama boşalmadım..bunu da "trophy" rafına eklemeliyim ;)
artık ikimizde sadece donla kalmış (benimkini biliyorsunuz, onunki de siyah yarım tangaymış..bu da sürpriz değil, ne kadar çılgın ve rahat olursa olsun, ayça da sınırları ve zevkleri belirli olan bir kız, marjinal diyemeyiz..tabi bızırından filan piercing çıkarsa fikrim değişebilir ehehe) vücut ısılarımız mevsim normallerini epeyce aşmış, ikimizinde hisleri sonuna kadar kabarmıştı..
zaten bu saatten sonra bizi anca levyeyle filan ayırırsınız birbirimizden..
bir süredir tangasının üzerinden okşadığım kasıklarına yaptığım baskıyı biraz daha arttırıp kulağına fısıldadım,
"hazır mısın?"
kafasını çevirdi, sanırım göz göze gelmek istiyordu..eyvallah, bana da uyar..göz göze geldik..yatağa dağılmış saçları, yumuşamış gözleri ve mimikleri..karşımda, aslında hiç de fena sayılmayacak bir güzellik ve masumiyetle duran ayça... daha önce, kimlerin altında ya da kucağında, nasıl çığlıklar attın, ne şekilde sahte orgazmlar yaşadın bilemiyorum, ama bu gece benim kadınımsın..bırakalım da biraz farkın olsun, değil mi? (:
gözlerini kapadı..derin bir nefes verdi.."çok tatlısın.." diye fısıldadı dudaklarını neredeyse aralamaksızın..
bu evet demekti galiba..
tangasının iki yanından tutup yavaşça sıyırmaya başladım bacaklarından..uygun şekle girip bana yardımcı oldu..o kadar tadını çıkararak yapıyordum ki bu işi, sadece bu işlem bile onlarca saniye sürmüştür..öyle olacak tabi be abi..ilk defa milli olmak üzereyim..ilk lan? insan hayatında kaç defa "ilk kez" milli olur? x) tek defa? doğru cevap, bravo (:
tangasını da çıkardıktan sonra tamamen çırılçıplak kaldı karşımda, sanki deminden beri onu ısıtan o çaput parçasıymışçasına bir an büzüldü..sonra yeniden yaydı kendini..zaten yeterince explore ettiğim bacaklarını, baldırlarını, kalçalarını bir kez daha gezindim..