/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 776.
    +4
    Gidişler, giden ben olduğumda çoğu zaman eğlenceli.. kulağımda mp3 üm, cam kenarı koltuklar favorim.. akıp giden şeritler, sarı birer hayal tablosuna dönülen buğday tarlaları.. zaman zaman yol üzerince görülüp, size daha da fazla seyahat vaat eden havadaki leylekler.. bazen konuşkan bir yol arkadaşı, bazen espritüel bir muavin..

    Hele bir de geride bıraktığınız kimse olmayınca, daha da rahat oluyorsunuz.. gidişinize, gideceğiniz yere ve gidiş amacınıza daha da iyi konsantre olabiliyor, yolculuğunuzdan maksimum keyfi alabiliyorsunuz..
    O Cuma öğlenden sonrası, güzel bir mayıs günüde valizlerimi otobüse yükletip koltuğuma kurulduğumda, benim de söz konusu yolculuk için keyifli olmamam için bir neden yoktu.. beni asıl endişelendiren, bu yolculuk sonucu varacağım yerde yapacağım yolculuk idi.. malum,

    Taşınıyoruz…

    Her zamanki gibi garajda karşıladı babam, bu sefer kardeşim de gelmiş,

    “nabıyon bebişim?” deyip yanaklarını mıncırdım, yeni ergenimiz, havasının bozulmasından biraz huylanmakla beraber abisini sevgi dolu sarılmasına karşı koyamadı,

    “iyi canım, saçların benimkileri geçmiş valla”

    “tabi laa, besliyoz onları kızım ;)”

    “yoğurt filan mı sürüyon yoksa ııyy (:”

    “hee, yağ, bal, jöle yerine de limon sürüyom”

    “ıyy kro (:”

    “hehe”

    Babamla sarıldık, “ne haber oğlum ;) nasıldı yolculuk”

    “iyidir baba, fena değil ya geldik bakalım.. kardeşim de gelmiş?”

    “hee, gezdirdim kızımı biraz asmerkezde, ordanda garaja geçtik”

    “iyi yapmışsınız (:”

    Dönüşte yine tatlımızı aldık, evimize vardık.. muhtemelen son gelişim olan eve..
    Annem ve anneannem ile sevgi dolu bir karşılama ve yenen muhteşem yemeklerin ardından, rutin “naptın? Nabıyon? Nasıl gidiyo? Siz naptınız?” gibi kelimelerin havada uçuştuğu ve benim bilerek şiveli konuşarak bizimkileri güldürdüğüm ilk gün hal hatır sormalarının ardından nihayet bu sıralarda aile gündeminin bir numarası olan konuya geçtik,

    “yaa tsigalko.. taşınıvercez gali” dedi babam şiveli konuşmada benim bıraktığım yerden devam ederek (:

    “valla ya..ne zaman tam olarak” dedim.

    Evi almışlar, hatta bizimkiler içini temizletmiş bile, koca evin içini 2 günde nasıl bitirdiklerinin sırrı ise alınan 2 temizlikçi kadına ek olarak 5 sıradan temizlikçi gücündeki annemin ve 20 sıradan temizlikçi gücündeki anneannemin üstün performansı olsa gerek. x)

    “sen ne kadar kalacaksın burada oğlum?” dedi babam,

    “valla baba benim kafamda 9 gün kalmak var, finaller öncesi biraz rahatlamam lazım”

    “hııı, aferim, sen de baya işe yararsın o zaman” dedi,

    “ne? Ben buradayken mi taşınıyoruz yoksa?”

    “evet, 1-2 güne naklettireceğiz eşyalarını, sen içerdeki odaları gördün mü?”

    “yoo..”

    “kalk bir bak bakalım (:”

    Salondan ayrılıp iç tarafa yöneldim, anaa..lan? odalar neredeyse toplanmış, koliler her yerde, benim masalar filan sökülmüş, pc ortada gözükmüyor, sadece yatak kalmış odanın kenarında..

    Yatak odasının ve diğer odanın da durumu aynı…vay amk..olm.. harbi harbi gidiyo muyuz lan burdan?
    şaşkın şekilde salona döndüm,

    “senin eşyalarını filan güzelce koliledi annenler merak etmene gerek yok, bilgisayarını filan ;)”

    “vay be baba, gidiyoruz ha (:”

    “hafta başı yeni evi yerleştiriyor oluruz, izin aldım ben de bir hafta”

    “vay be anasını.. (:”

    “yarın zütüreyim mi seni evi görmeye?”

    “gördüydüm ya zaten?”

    “lan hıyar, temizledi annenler, bir de öyle gör? istemez misin görmek? istemiyosan gelmezsin”

    “tamam ya gelirik (: hem denizi görürüm”

    “görmediğin şey sanki, ankaradan geliyon ya (:”

    “yüzülüyor mu orda?”

    “yok.. oğlum sen yüzmek iste yeter ki, kurşunlu, kumla.. gideriz günübirlik hafta sonları filan, hem orda da havuz vardır illa ki..büyük otel var bir tane dört yıldızlı mı, beş yıldızlı mı tam bilmiyorum, oranın havuzuna da gidersiniz kardeşinle”

    “ilçede ha 5 yıldızlı otel?”

    “ne sandın hıyar, tatillik, turistik yer orası da?”

    “vayy arkadaş yaa, kordon da var tabi? Hehehe, iyi iyi bu yaz baya karışır ortalık x)”

    Güldü bizimkiler,

    “kız arkadaşınla devam mı hala?” dedi babam..bir iki saniyeliğine şok geçirdikten sonra yüzüme soru ifadesi yerleştirmiş olmalıyım ki,

    “söyledi olm annen (:”

    “eh be anne!”

    “aaa ne var oğlum? Babandır, bilmesin mi?”

    Hay aq..kendimi gelinlik kız gibi hissediyorum..ama mallık bende, ne diye söylüyon anana babana sevgiliymiş bilmem neymiş..bir de söylediğin kıza bak..şu an seni bir kaşık suda boğmak isteyen ebru..
    Baktım köşeden anneannem de gülümsüyor, kardeşim zaten tam abisinin kardeşi, little bastard..

    “kesin tipsizdir, demi anne? Kesin tipsiz tipsiz kızlara saplanmıştı bu x)”

    “yoo ben beğendim” dedi annem göz kırpıp,

    “he tsigalko? Çıkıyor musunuz hala (çıkmak kelimesini tuhaf bir vurguyla söyledi) yoksa ayrıldınız mı (:?” diye tekrar abandı peder bey,

    Lan ne güzel ev mev konuşuyorduk, bir anda benim aşk hayatım hakkında açık oturuma nasıl dönüştü bu konsey anlamadım ki?..

    “evet” dedim sussunlar diye.. “takılıyoruz işte”

    “ne zamandır takılıyorsunuz? (:”

    Babam cevabını zaten bildiği soruları, gerçek muhatabına tekrar sormaya bayılır,

    “1.5 sene filan olucak işte..”

    “1.5 senedir takılıyorsunuz?! (gene aynı vurgu) iyi bakalım, niye bizim şimdi haberimiz oluyor peki hıyar ağası ;) ..var mı resmi kızın?”

    Ah anne ah..

    “var ya..gösteririm bir ara.. neyse tamam artık biz konumuza odaklanalım bırakın benim aşk hayatımı :}”

    Gecenin geri kalanı yine muhabbetle geçti, Allah neşemizi bozmasın, bizimkileri çok seviyorum.. onlarla olduğum her günü sanki “cennetten” çalıyormuşum gibi geliyor bana..
    Günler geçti…

    Salı gecesi odamın henüz çıplak olan parke zeminine oturmuş, mobilyaların yerleşmesinin ardından şimdi de ıvır zıvırlarımı dolaplara raflara dolduruyorum,

    Kardeşimle bana genç odası almışlar, taşındığımız günün akşamı onlar da geldi (pazartesi taşındık)..babamın müthiş organizasyon ve zamanlama kabiliyeti sayesinde (ki o lanet şeyden bende de var diye düşünüyorum) artık Salı gecesi yapmamız gereken sadece ufak tefek işler kalmıştı geriye, annemler her zamanki gibi hamarattı, mutfağı, salonu, yatak odasını, anneannemin odasını bir gecede halletmişlerdi,
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster