(bkz: Mayıs 2013 Pazar)

Gece alt kattan gelen uğultuya benzer sesler duysamda uykumu bölmedim. Ertesi sabah kalktım aşşağı indim yavuzla engin kahvaltı yapıyorlardı. Yavuz bu gece yapacağımız ritüelden bahsediyordu. Bu kez dışarıda bir incir ağacının altında yapmamız gerektiğini dünkünden daha zor bir ritüel olacağını söyledi. Yanlarına oturdum kahvaltı yapmaya başladım. incir ağacının riskli değil mi dedim. Onlardan ancak en yoğun oldukları yerde kurtulabiledeğimizi söyledi.

Aslında herşeyi burada bırakıp sadece gitmek istiyordum buradan. Dışarı çıkıp küçük bir gezi yaptık. Gün tamamen rutin geçiyordu. Dünkü ritüel işe yaramış gibiydi. Yavuz eve geçmesi gerektiğini akşam için hazırlık yapacağını söyledi. Bizse fırsat bulamadığımız köyü incelemeye devam ediyorduk. Bir süre sonra eve döndük biraz televizyon izledikten sonra hava kararmaya başlamıştı bile zaten. Yavuz ise hala birşeyler ile uğraşıyordu kapısını çalıp yanına girdim. Dün getirmiş olduğu derilerin üzerine birşeyler yazıp çiziyordu. Ne zaman başlayacağımızı sorduğumda ben haber vereceğim beni yalnız bırak dedi. peki diyip çıktım odadan.