+2
185
•
* ama geldi
içeri girdi
bir masaya oturup bana baş selamı verdi
o mekanda yıl başında masa bulmuş olması çok ilginçti ki muhtemelen reserve yaptırmış olması gerekiyordu
oturup o da içmeye başladı
bende içerken yanımda oturan kızdan uzak durmaya çalışıyordum ama
herkesi çiftlesen kız bana kalıyordu amk
arasıra da bana bişey demek için müzikten dolayı kulağıma eğilmesi ebrunun gözünü benden ayırmadan içmeye devam etmesine sebeb oldu
kız daha fazla bişey demesin diye biraz tersledim. ebru da görsün de sevgilim olmadığını anlasın diye
yanımda oturan bana aşık olan kız bana mesaj attı.
beni dürterek telefonumu gösterdi. mesaj gönderdim anlamında
onun mesajını direk es geçtim. çünkü ebrudan gelen bir mesajın sesini duymamışım
aynen şöyle
-sana tüm yaptıklarımdan sonra beni beklemeni beklemek sadece bir umuttu bende.. dedi
savunma mekanizması hemen harekete geçti bende ki
-arkadaşım o benim dedim
-güzel bir arkadaşın var dedi.
ben mesajlaşmaya başlayıp yanımdaki kızda bunu farkedince ebruyu da farketti
yüzü düştü
wc ye kalktı
-sadece arkadaşım ebru dedim
-bişey demedim kelebek.iyi yıllar sana ben rahatsız etmeyeyim dedi
kalktı masadan ben mesajı okurken
fırsat bu fırsat çıktım peşinden
tuttum kolundan
-yine mi gidiyorsun dedim
-evet dedi.
-alıştım artık biliyor musun dedim
-bende gitmeye alıştım ama galiba bu son gidişim dedi
-ben gitmelerine değil. çocukluğuna alıştım ebru dedim
-ne çocukluğu dedi
-sen aklı ermeyen bir çocuk gibi oldun hep. birbirimizi çok sevdik ama zarar vereceğini düşünemeden bilemeden
sana aldığım oyuncakla hep kafama vurdun. çok canımı yaktın ama sana olan sevgi kabullenişimden
ne yaparsam yap sevdiğim olarak kalacağından
kızamadım hiç. elinden o oyuncağı alıp senin kafana vurmaya bile deneyemedim..
belki zamanında vursam sende bilirdin o acıyı ama kıyamadım sana
hep neden böyle yapıyor bu çocuk zamanla düzelir elbet dedim bekledim ama
ne senin çocukluğun geçti.ne de çocukluğuna aldırmayacak sevgim..
bunları konuşurken kız da kapı çıkışına gelmiş bize bakıyordu
-ben çok beklettim.sen de bekletme hadi git dedi
-geri döneceğin umudunu ver. senden sonra buharı kaçmasın diye kapağını açmadığım kalbime girer orda sen kapıyı çalıncaya kadar yine beklerim söz dedim
-ben artık bekletmek istemiyorum dedi
-başkası mı var dedim
-senden sonra kimse olmadı kelebek dedi
-o zaman sorun ne neden gelmiyorsun bana dedim
-bak kelebek dedi...
•
*eliyle kapıdan bize bakan kızı gösterdi
ben hemen atladım
-valla sevgilim değil bir gram hissim bile yok ona karşı yemin ederim ebru istersen çağırayım kendin sor dedim
-hayır kelebek o kız hep sen oldun. senin yaşadıklarının aynısı o yaşıyor. kendi çektiğin acıları ona da çektirme. dedi
-be zalim insan madem biliyorsun çektiğim acıyı neden anlatmıyorsun bana sebeblerini
iki buçuk sene geçti bir yalan düşünemedin mi beni teselli edecek. dedim
-olmadı ne yapalım kader böyleymiş dedi
-şimde kaderden bir girerim çıkışı olmayan hapise kadar giderim elimde kalırsın adamı dinden imandan çıkarma
madem oldu bişeyler anlat böyle böyle oldu.
kusura bakma de seni dövecek değilim ama susarsan yemin ediyorum elimde kalacaksın dedim
-ne diyim ki dedi.
-offff ebru bana sabır dile dedim
-sebebi olsada sana anlatsam dedi
-ne yani durup dururken yayladan döndün. ulan şu telefonumu kapatayım nasıl olsa kimsenin umrunda olmaz dedi
.bir seveyim bir sevmeyeyim en iyisi böyle dedin. beni seven de ne tak yerse yesin dedin.bu mu olay şimdi dedim
-tamam hadi git arkadaşlarını bekletme dedi
-sen git ebru gibtir git. harbiden gibtir git.bir daha gelme. dedim
gitmekle gitmemek arasında kaldı
bende birden pişman oldum. içimden tekme tokat döverek gibtir çekmek geliyordu ama
yine de geçerli bir sebebi vardır diye düşündüğüm için ayrıca hala beni sevdiğini bildiğim için
-kusura bakma özür dilerim dedim
üzgün üzgün gülümsedi
-özür dilemesi gereken benim kelebek dedi
-yok senin bir suçun dedim
-tüm suç bende kelebek dedi
•
* -seni bu kadar sevmesem böyle olmazdı sen rahat ol suçun yok senin dedim
-bende seni çok sevdiğim için böyle oldu dedi
-galiba sussak daha iyi olacak sürekli yeni nedenler ekliyorsun bana dedim
-tamam ben gideyim dedi
-nereye gidiyorsun dedim
-bilmiyorum ki var mı tavsiyen dedi
kapıya baktım kız içeri girmiş. ebru yine gidecek
bir daha ne zaman göreceğimi bile bilmiyorum
-yürüyelim mi biraz dedim
-olmaz arkadaşların bekliyor ayıp olur dedi
-onları her zaman görürüm biraz yürüyelim dedim
-peki dedi
saat 12 ye geliyordu beyler
yılbaşı yaklaşmış tüm arkadaşlar beni beklerken ben hepsini satmıştım hemde hayatımın en büyük satışını yapan kişi ile
yürüdük havai fişekler ateşlenmeye başladı
biraz onlara baktık
-mutlu yıllar kelebek dedi
-dileğin gönülden mi dedim
-evet dedi
-peki benim mutluluğum için elinde bişey gelse yapar mıydın dedim
-elimden gelirse seve seve dedi
-bana bundan sonra ne yapmam gerektiğini anlatır mısın dedim
-bu konuda en büyük yardıma ihtiyacı olan benim kelebek dedi
-bira içemiyorum biliyor musun dedim
-neden dedi
-birayı içtikten sonra mayasını dudaklarında hissedecek bir sevgilim olmadığı için dedim
-kız varya işte dedi
•
* -gelen her mesajda çalan her telefonda zindandayken gelen birisini duyunca beni serbest bırakacaklar sevinci yaşıyorum ama her mesaj her telefon
bir kuru ekmek oluyor senden gelmeyince dedim
-deme böyle ne olursun dedi
-ellerim hiç gökyüzünü görmedi sen gittikten sonra dedim
üzgün pişman baktı bana
-ceyhundan ayrılırken o kadar acı çektin unutamadım dedin ya bana sonra unutturduğum için teşekkür ettin hani.bu iyiliğime karşılık olarak
aldatsaydın beni sende çağırsaydın gel kelebek bak başkasıylayım deseydin ya bana.en azından umudum olurdu tüm bunları unutturacak bir kız bulurdum
en azından kalbim unutmaya motive olmuş şekilde yaşardı ayrılık acısını dedim
-kelebek lütfen dedi
-tüm nedenleri düşünmeye verdiğim zamanımı bir bilime verseydim. kariyer sahibiydim şimdi. ayrılık bilimini bir adım ileri zütüremedim. dedim
-hadi bira içelim dedi
-hayır dedim
-neden dedi
-öpüşecek bir sevgili buluncaya kadar içmeyeceğim dedim
-tamam başka birşey içeriz gel dedi
disconun birisine girdik bara yaklaştık
ne içersiniz sorusuna ebrunun yanıtı iki bira oldu
ben şaşkın şaşkın bakarken
-hadii deyip tokuşturduk biraları
ilk yudumu aldıktan sonra ben ona bakarken o da bana baktı
kırmızı ışık yanıyordu araba 1 de ayağım frendeydi
o kadar acelem vardı ki onu öpmek için
sarının yanması dudaklarına geçmeme yeterli değişim olacaktı
o da bana baktı henüz sarı bile yanmadan ben kırmızıda geçtim beyler
öpüşme sonrası onun evine gittik el ele
hemde acele olsun diye taksiyle
salonda ikimizin resmi vardı asılı
yattık öğlenden sonra kalktığımda yanı başımda kalkmış benim uyanmamı bekliyordu
-gitme ebru artık dedim
•
* -gitmem lazım kelebek dedi
-beni de zütür o zaman dedim
-geri gelicem merak etme dedi
-söz mü dedim
parmağındaki yüzükleri öptü.
-söz dedi
sarıldık yedik içtik derken akşam oldu
evi uzun süredir kullanmadığı için pek bişey yoktu evinde
-dışarı çıkalım mı dedim yemeğe
-hayır askerdeyken sana sözüm vardı ben pişircem dedi
-bu evde beraber kalırken pişirdin ya dedim
-iyi yapmayayım o zaman dedi
-seni tekrar bulmuşken zehirlenip gitmek istemiyorum dedim
-sen böyle konuşmaya devam edersen zehirlenmene gerek kalmayacak ama dedi
-tamam sustum dedim
-susmak zor geldiği anlarda haber ver ben sustururum dedi
-nasıl susturacaksın dedim
-öperek dedi.
ellerimi havaya kaldırıp anlamsızca bir sürü kelime söyledim.
yaklaştı öptü
-hadi şunları getir dedi
dışarı çıktım
farkettim ki telefon yanımda değil. yılbaşı gecesi masada kalmış yoksa çoktan ararlardı zaten beni
vay amk hesab verilmesi gereken bir arkadaş grubu ve değerli bir kız beni bekliyor
telefon da muhtemelen kızda kaldı
çok büyük ihtimalle mesajları da okudu
kız hakkında sadece arkadaşım yazdığımı da gördü
kendi mutluluğuma mı yanayım??
kızın üzülmesine mi??
bunları gibtir edin amk. esas yanmam gereken konu
ebru ile devam edecek mi?
aldım geldim ekgib malzemeleri
ebru yaptı yemeği
Tümünü Göster