+2
130
•
* -seni çok seviyorum dedi
-ister inan ister inanma bende dedim
-biliyorum dedi
konuşma böyle devam etti
iki tarafda alınmış ve nazlı olarak
sonra da formaliteden yumuşamış izlenimi verdik konuşmaya
ve kapattık telefonu
onu tekrar kısa zamanda aramam lazımdı ve o seferki konuşmada
son görüşmemizden bahsetmeden herşey normalmiş gibi davranmam lazımdı ki
hem benim bu konuya fazla takıldığımı düşünüp üzülmesin hemde eski tadına varalım aşkın
tek dostum ekşın desem yalan olmaz binler
bazen herifin yanına elimi kolumu sallayarak girip
bende onun gibi konuşup dıbına çakim ekşın çok dertliyim ne olacak bu halimiz diye dertleşesim geliyordu
kapısına gittim
içeri girip geldiğimi ve bir emri olup olmadığını sordum
parmağıyla yok dedi çıktım yazıhane de otururken
bir süre sonra -
-kelebek gel dıbına çakim diye bağırdı
-emredin komutanım dedim
-dıbına çakim bizim şarkımız çalıyor neden gelmiyon dedi
bu ekşın olmasa askerlik herhalde bitmezdi
•
*içeri girdim çalan müzik klagib müzik amk.
iyi tamam bizim şarkımız da kimin söylediğini gibtir et hangi enstrumanlar kullanıyorlar onu bile seçemiyorum
o kendini kaptırmış müzikle gerilip müzikle gevşiyor
ben sevmediğim bi müziği seviyormuş numarası yapıyorum
bir ara kafamı müzik ritmi eşliğinde salladım
-dıbına çakim asker gibi dur karşımda dedi
ki en sevdiği şey de esas duruş zaten
esas duruşta müziğimizi dinledikten sonra
bana bakıp gülüyordu
belli ki amacı benimle dalga geçip askerlik stresinden uzaklaşmak
-begendin mi dedi
-gerçekten mükemmel hepsini takdir ettim dedim
-dıbına çakim sanattan da anlıyon en çok neyi sevdin dedi
-özellikle o sazın tellerine dokunuşu çok hoşuma gitti komutanım dedim
makara mı yapıyom ciddi miyim diye bana gözleri kısarak baktı
makara yaptığımı anlasa gibecek
-ne sazı dıbına çakim dedi bütün enstrumanları tek tek saydı bana
-önemli olan sazmış gibi dinleyebilmektir komutanım. dedim
-kelebek açık çarşın kaldıysa hepsini kapatıyorum dıbına çakim dedi
-üzüntülerin ismini öğrenirseniz mutlu olamazsınız.her derdi mutluluk ve yinede şükürler tadında yaşarsanız daha çok zevk alırsınız komutanım dedim
-dıbına çakim kelebek gibtir git dedi
-emredersiniz bir emriniz var mı komutanım dedim
-var ama sana verip ziyan etmek istemiyorum dıbına çakim dedi
-emredersiniz dedim
•
*biraz daha odasının önünde ve civarında bekledikten ona bildirmem gerekenleri imzalatmam gerekenleri imzalatıp onu gönderdikten sonra
tekrar telefona kostum
daha önceki kalp kırıntılarımızı üç kere alnıma zütürüp
kimsenin ulaşamayağı bir yere bıraktıktan sonra
ebruyu aradım
-nasılsın aşkım diye giriş yaptım
aynı şekilde o da bana karşılık verdi
biraz aşkımlı canımlı konuştuktan sonra o da özlemini içine gömmüş isyan ediyor şekilde belirtmedi
-ne zaman gelmemi istiyorsun karar verdin mi dedim
-şu an bilmiyorum sen nasıl istersen öyle yapalım dedi
ebruya bir mayıs gününün önemini anlattım
bana hak verdi ama görmeden yapamayacagını da söyledi
-biraz zaman geçsin özlem biraz biriksin gelirim söz dedim
-tamam ama fazla uzun olmasın ara dedi
-senin için herşeyi yaparım bilirsin sen ne zaman dayanamaz hala gelirsen söyle o zaman geleyim.ama bunu bana sitem olarak değilde gelmeni istiyorum olarak söyle
gereksiz üzmeyelim birbirimizi dedim
-tamam deyip onay verdikten sonra ne yapıyor ne ediyor
daha doğrusu ne yapamıyor nelerden bensiz zevk almıyor onları anlattı
bende ona yapmayı özlediğim şeyleri anlatınca baktık iş yine dayanılmaz bir şekilde özleme dogru geçiyor yine konuyu değiştirip
biraz daha konuştuktan sonra kapattım
gece dersi vardı beyler
her askerin korkulu rüyası
amk karanlıkta sessizce ders anlatır komutanlar
iki hafta da bir genelde salı veya çarşamba günlerine denk gelir
gece saat 11 e kadar sürdüğü olur
yüzünü gözünü boyamak zorunda kalırsın askeri makyajla
•
*ekşın beni çağırdı
-ders notlarını getir dıbına çakim arkadaşım bi gözden geçireyim dedi
eğitim dosyasından o gecenin notlarını çıkardım
ona vermek istedim ama almadı
-sende kalsın dıbına çakim biraz oku sorduğum zaman dogru cevap ver çift çarşı verdiğimi görsün diğer askerler dedi
-ben zaten biliyorum komunanım okumaya gerek yok dedim
-dıbına çakim söyle o zaman şu nedir dedi
-şu şu şudur komutanım dedim
-peki bu nedir dedi
onu da anlattım
bi kaç soru sordu hepsini cevapladım
-vay dıbına çakim çift çarşı veresim geldi ama kapatmıştık dimi senin çarşıları dedi
-siz nasıl emrederseniz komutanım dedim
akşam yemeği sonrası eğitim alanına kadar değişik askeri ilerleme şekillleri ile gittik
bizim bölüğün uzman çavuşları astsubayları ve subayları da geldi
ekşın bana bölüğe katıl emri verdi bende diğer askerlerin arasına oturdum
astsubay dersin bir kısmını anlattı
ekşın da diğer rütbeliler gibi onu dinledi arada takviyeler yaptı dinlemiyormuş gibi görünenleri gibici bakışları ile
dinlemeye davet etti
sonra sorular sorma kısmı geldi
ekşın rastgele kaldırdı sordu askerlere
sordugu soruları bilemeyenlere
-dıbına çakim dua et gece dersindeyiz ve yüksek ses çıkarmak yasak bende hard sevdiğim için seni gibmeyi erteliyorum gündüz olunca bağırta bağırta gibcem
-vay dıbına çakim senin dersi uyuyarak dinlediğini nasıl farketmemişim gibi askerleri tehdit ederek
sorduğu soruları bilenlere çift çarşı vererek devam etti gece
bana sorduğu soruyu bilince
-dıbına çakim sana veresim gelmiyor.hep mundar edeceksin çarşıyı diye korkuyorum bi tane daha sorayım dedi
sordu onu da bildim
bi tane daha sordu onu da bildim
•
* amasyada sürekli yazarak eğitim görmenin ekşının haberi olmadan o geceki konuları tekrar gözden geçirmenin de faydası vardı
sonra işi yine makaraya döktü ekşın
-bölüğe soralım dıbına çakim haketmişmisin diye dedi
bi asker kaldırdı
-vereyim mi çift çarşı kelebeğe hak etti mi dedi
-siz nasıl uygun görürseniz komutanım dedi asker
-evet mi hayır mı dıbına çakim dedi
-evet haketti komutanım dedi
-tamam o zaman seninkini kesip ona veriyorum dedi
bi askere daha sordu haketti mi diye
gariban kendi çarşısı gidecek diye korktu
-hayır komunanım dedi
-seninkini de kesiyorum dıbına çakim dedi
hiç kimse sıradaki kaldırılan asker olmak istemedi ne deseler çarşıları gidiyor amk
velhasıl komutanları da soktu makaraya
-haketti mi başçavuşum dedi bizim astsubaya
-haketti komutanım dedi
-sizin çarşınızı da kesiyorum o zaman dedi gülerek
kendi aralarında makara yapmaya devam ettiler
ama benim çarşı alıp almadığımı birtek ekşın biliyordu ortada kaldı amk
ekşın mola verdi ama sigara içmek yasak amk
sadece bizim taburda değil tüm kışlada gece dersi olduğu için nöbetçi yüksek rütbeli subaylar denetlemeye gelebiliyor
sigara da ucundaki kordan dolayı gece araziye uymak adına yasak
mola gece boyunca devam etti
zaten anlatılacak konu belli olur usta birliğinde
komutanlarda o saate kadar orda olmaktan zevk almaz
eve gidip dinlenmek varken
gece dersi bitti
bölüğe geldik
•
* ayakta duracak halim yok
telefona bi baktım sıra gelmiyecek gibi
direk gidip yattım
üst devre olmaya başladığımız için bizim devrelerden yavaş yavaş cep telefonları çıkmaya başladı
herkes gizli gizli kullanıyordu sağda solda
benim de aklıma geldi kullanmak ama kullananların aldıkları 30 günlük askeri cezaevi hapsinin yanı sıra askerliklerinin de
aynı gün sayısı kadar uzadıgını bildiğim için pek yanaşmadım bir süreliğine
konturluden devam ettim
ebru ile normal konuşmalarımız devam ederken
ona çıkıp arasıra eğlenmesini söyledim
o da canım istemiyor sensiz eğlenemem falan dese de çıktı
bir sonraki gün gece nasıl geçti diye sorduğumda
çok eğlendim demesi biraz garip geldi
-ne yaptın dedim
-bi bara gittik arkadaşlarla dans ettim içtik sonra çorbacıya gittik ve eve döndüm dedi
soru bir arkadaşlar kim
soru iki kiminle dans ettin
soru üç içtiğine göre sarhoş oldun mu
soru dört çok eğlenmene sebeb olan kim
bunlar aklımdan geçenlerdi ama hiç birisini sormadım
git eğlen dedikten sonra o eğlenince bunları sormak yanlış anlaşılmaya açık sorular olur ve
kendi kendimle çelişirdim o yüzden sormadım
sadece iki gün sonra bensiz eğlenemeyeceğini söyleyen kişinin tekrar dışarı çıkacağını duymak pek hoşuma gitmedi
ama yapacak bişey yoktu
onun sevgilisi olmam onu esir alacağım ve benimle beraber askerlik yapacağı anldıbına gelmezdi
-iyi eğlenceler dedim
konu kapandı
Tümünü Göster