/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 201.
    0
    77

    -ama kurallarım var dedim
    -nedir dedi
    -tatildeyken ailen bizim yanımızdayken fazla samimi olmak yok.
    hem ben rahatsız oluyorum hemde onların fazla samimiyetten dolayı rahatsız olacağını düşünüyorum
    dedim
    -seninle yalnız kalınca samimileşirim o zaman dedi
    -şu samimiyeti bir fiili örnekle bakayım dedim
    iki kolunu omzuma attı dünyada hiç birşey umrunda değilmiş gibi
    kendini tamamen bana bırakarak öptü
    -nasıl dedi
    -bir kaç örnek daha alayım dedim
    -örnek alırsın ama şifreyi zamanı gelince çözebilirsin ancak dedi
    mesajımı tekrar aldım. aynı örneği kullanmaya devam ederek öpüşmeye devam ettik
    ertesi gün dükkana gidip patronla hesabı kesecektim
    bir gittim ki.vay amk yerime eleman bulmuş bile.
    böyle olmasını istemezdim gibi patron eski eleman geyikleri yaptı
    hesabı kestik
    aldığım paraların bir kısmını yanıma alıp bir kısmını da çok zor geçeceği
    şimdiden belli olan kış için bankaya attım
    zütüme başıma şort mort alıp
    tatil hazırlıklarını tamamladım
    gün geldi
    bindik arabaya 6 saat süren yolculuk sonucu antalya kaş a vardık
    ebru dediklerimi yapıyor sadece gizli sırnaşmalar yapıyordu
    daha heyecanlı olduğu bir gerçekti ama yakalanma korkusu
    sizin oynadığınız risk budur şuku avlarından daha riskliydi
    antalya kaş a gitmeyenler için söylüyorum mükkemmel bir yer
    aile bireyleri tarafından da onay gördü
    bu mükemmeliyet
    gideceğimiz oteli bir kaç kişiye sorarak bulduk
    otel recepsiyonuna geldiğimizde
    mükemmel bir matemetik sorusuyla karşı karşıya kaldım
    kaç oda tutuldu??kim kiminle nasıl kalacak??
    • *en mantıklı cevabı babası bulmuştu zaten rezervasyon yaparken
    ben ebrunun erkek kardeşi ile
    diğerleri de başka bir odada
    sevinmedim desem yalan olur
    gerçi ebrunun kardeşi
    tam bir artist zengin biniydi o sıralar
    kimseyi beğenmez. elinden telefon düşmez. adibas nayk takıntılı
    tam bir zengin bini ama beni de ne sevdiğini belli eden nede nefretle bakan bir kayınçocuk işte
    bu şekilde bir yerleşim planının altında yatan sebeb
    olsa olsa ebrunun kardeşini
    ikimizin birlikte yatma ihtimaline gardiyanlık terfisi olabilirdi
    otele yerleştikten sonra
    hep beraber çarşıya gittik
    aç karınlararımızı doyurmaya gittiğimiz bir restoranda
    limana nazır balık yedikten sonra
    ebrunun babası
    garsonla muhabbete başladı
    nereye gidilir ne yapılır
    garsonda bildiklerini anlatırken
    bilmek istediği başka bir şey sordu
    ben sanane amk. demek isterdim ama sordu işte
    -gençler nişanlı mı evli mi dedi??
    yaz yağmuru yağdırdı masaya
    ben ıslammışlıkla buhar oldum sinirden
    ebru aradaki mesafeyi biraz daha açtı ikimizle olan
    babası ne diyeceğini düşünürken
    annesi de onun ağzına bakarken
    bino cevabı verdi
    -sevgililer abi bişey yok daha
    -hayırlısı dedi garson. yaşlı arabulucu teyzeler gibi.
    babası hesabı istedi. ödedikten sonra kalktık.
    bir daha oraya gitmeyeğimiz kesin gibiydi. çenesini biblediğim yüzünden
    zaten tek çarşısı olan 30 dakikada heryerini dolaşabileceğiniz
    çarşısını da gezdikten sonra otele döndük
    havuz başında bir kaç şey daha içtikten sonra
    odalara çıktık
    hep beraber ebruların kaldığı odaya gidip balkon muhabbetine başladık
    beraber birşeyler yapıyor olmak
    bizi daha da yakınlaştırıyor gibiydi ailesiyle
    dikkat etmeye çalıştıkları şeylerden yavaş yavaş vazgeçmeye başlıyorlar
    konuşurken daha samimi konuşuyor
    ve beni de kabullenmişe benziyorlardı
    ben anne ve babası ile olan ikili ilişkiler üzerinde çalışmalar yaparken
    ebru da bize katılıp sıkça benden bahsediyordu onlara
    ailesinin sorduğu sorulara dürüst ama düşünme payı bırakan cevaplar verince
    muhabbet daha da uzuyor sordukça sorasıları geliyordu
    ben onların sorgusundan kurtulmak için onlara uzun cevaplar vermesi gereken sorular sorarak
    kendime de hem düşünme hemde üzerimdeki ilgiyi azaltmaya çalışıyordum
    kısacası daha çok sevdiler beni
    yatma vakti yaklaştı
    herkesin odasına gitmesi gerekirken
    bana ben biraz daha kalayım burda sonra gelirim dedi
    annesi geç kalma diyerek babasını da alıp gitti.
    odada ben ebru ve kardeşi kaldık
    özel olduğu gerekçesiyle izin istedi kardeşinden ebru
    odada yalnız kaldık **ama etrafda fazlasıyla baskı hissettirecek
    her an içeri girebilitesi olan diğer aile bireyleri vardı
    zaten öyle bir ortamda işin takunu çıkarmak da yanlış olurdu
    ebru her ne kadar çişi erken edip
    direk öpmeye çalışsa bende bundan oldukçanın abartılısı bir şekilde haz alsamda
    birinin onu durdurması gerekiyordu
    sarıldıkça sarılıyor öptükçe öpüyor
    sınır tanımaz haldeydi
    pek de kolay olmayan bu işi ani bir el freniyle
    -bu gece olmaz ebru dedim
    sanki karı olan benim amk.
    -neden dedi
    -adet dönemindeyim dedim
    onun gülme krizinden faydalanarak
    kendimi ondan araladım ki ani açılacak bir kapıya karşı tedbirli olayım
    romantizmin anasını gibmiş olan ben
    ondan sonraki öpüşme çalışmalarında aynı şehvetin bir daha tekrarlanmamasına sebeb oldum o gece
    sonra ailenin güvenini kazanmak adına
    ve bu gece erken gidersen yarın ki meraklarının bugüne oranla daha az olacağına ikna ederek uğurladım
    ebrunun kardeşi ile gereksiz bir geyiğe girdik
    esir aldı lavuk beni
    sordukça sordu
    anlattıkça anlattım
    konu aşk meselesiydi
    ona fikirlerimi sundum
    konuşmanın sonlarına doğru
    bana göre içinde çok derin manalar taşıyan
    -abla mı nasıl kendine aşık ettiğini anladım dedi
    -hadi yaa kaç para verdiğini de söyledi mi dedim. gülerek
    sanki beni parayla satın almış gibi
    -evet evet daha iyi anlıyorum dedi
    -iyi geceler sana dedim
    yattık
    ertesi gün sanki işe gidiyormuşum gibi erkenden kaldırıldım
    amk. öyle tatilin
    benim bildiğim tatil sünger gibi içersin deli gibi alışveriş yaparsın sığır gibi de yatarsın
    en azından ben öyle gördüm çoğu turistten
    vay efendim neymiş
    hep beraber kahvaltı yapılacakmış
    ebru tarafından kaldırılmak işin iyi tarafı olunca
    baktım etrafta kimse yok
    ortam naz yapmaya müsait
    okula gitmesi gereken ama gece süper mario oynamaktan uyuyamamış ilkokullu gibi
    kaldırdıkça tamam deyip tekrar yattım
    • *ebru fırlamalık peşinde olduğumu farkedince
    tamam bende yanına yatarım artık babam kaldırır bizi dedi
    yanıma yatması başka birşeyimi kaldırmak için yeterliydi ama
    babası tarafından o halde yakalanma ihtimali herşeyimi söndürebilirdi
    tehdite kalkarak cevap verdim
    ortamın hala ikimizden ibaret olmasından faydalanarak bir öpücükle lavaboya geçtim
    daha sonra beni hazır kıta aşşağıda bekleyen familyanın yanına indim
    -evet ne yapıyoruz dedim
    amerikan filmlerini hala yaşayan ebrunun kardeşi
    -plan tamam dostum bizi takip et dedi
    komikti lan bin
    çarşıya yürüyerek gittikten sonra bir yerde kahvaltı yaptık
    saat 10 a kadar oturduktan sonra
    en yüksek trajlı yapılması gereken tatil aktivitesi olarak boat tura çıktık
    kaş’ın koyları yarım adaları etrafında turlarken
    mola verilen yerlerde yüzüp yemek yedik
    epey hoş geçtiğini sandığım tekne turundan sonra otele tekrar gelip herkes dinlemeye çekildi odasında
    ya ebru yorulmamıştı
    yada benimle olma isteği ağır basmıştı ki
    bizim odadaydı
    halden anlamaz bino bizi yalnız bırakmasada ebru o yokmuş gibi davranıyordu zaten
    ben kendimi koltuğa ebruda bana bıraktı
    bin gardiyan görevini yeterince yerine getiriyordu
    akşama kadar yarı mayışmışlıkla ebrunun sorduğu bir kaç soruya cevap verdim
    ne kadar mutlu olduğunu onun ağzından dinledim
    akşam yemeği için bayanlar süslenirken
    biz kaprimsi şortlarımız ve üzerimize bulduğumuz ve en temiz olduğunu düşündüğümüz t shirtleri
    giydikten sonra
    otel barına inip birer içki devirdik erkekler olarak
    onları bekleme merasimi kadın erkek eşitsizliğini bir kez daha göz önüne serdi.
    koyunlar gibi onlarca dakika barda suladık kendimizi içkilerle
    tekrar bir restorana gidip
    yemek yeme faslını bitirdikten sonra
    meydandaki dondurmacıdan dondurma yiyerek otele döndük
    ebrunun tekrar bizim odada birazcık daha kalma isteği reddedilmedi
    aynı mevzuların ötesine gidemeyerek gardiyandan dolayı
    ertesi güna başladık
    ismini hala hatırladığım
    akça germe plajına gittik.
    serilip güneşlenme denize girip vücudu tuzlu suya bandırma
    suyun altında nefesleri tutma ,
    şakrabanlıkdan ileri gelen boğulma numaralı derken
    yanmış burnum birbirinden faklı tenlere sahip belim ile belaltımla beraber
    öğle yemeği için akça germeye gelmeden önceki bir kamping alanına gittik **peder efendi çok marifetli
    olduğunu söyleyip etleri kendi pişirmek istediğini söyledi
    salata ve yan sanayi mezelerini camping personeline yaptırdı
    etleri attı sonra telefon geldi
    o sıcakta bütün pişirme olayı benim başıma patladı
    allahtan bir zeytin ağacı gölgesindeydik
    ben kömürü yelledim
    ebru beni yelledi
    zütüm sıcaktan yellenirken
    artık ne konuştuysa amk. etler pişinceye kadar kapatmadı telefonu
    işin başa düştüğü et pişirme olayı etlerin afiyetle mideye düşmesinden sonra
    yüzmeye güneşlenmeye devam edildi
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster