-
176.
064Tümünü Göster
elifden yanan dilime bir de rehberin biberini sürmek istemedim
ebrum bildiğim en tatlı biberdi benim için
en azından acı kısmına gelmemiştim henüz biberimin
çok durursan elini bırakır giderler, çok koşarsan nereye gidiyor bu deli diye peşinden gelirler
ben deli olmuşum rehber de peşimden gelen **turizm de çalışan erkekler bilir
bir erkek için bayan rehber bulunmaz nimettir.
istediğin zaman el altındadırlar
bu kızda güzel bir rehber olduğu için alanyada her gittiği mekanda
yalakalık yapılmış
mutlaka peçeteden güller yapılmış
barlarda kokteyler ısmarlanmış
yani anlayacağınız zütü kaldırılmıştı
benim onu giblemez tavrım ilgi çekici gelmiş olacak ki
4 gün sonra iki aile ile geldi
normalde ender rastlanır bir olaydır
hiç bir rehber tur günleri hariç bir hediyeliğe gelmez
kuyumcu olur derici olur yüksek cürodan yüksek hanutlar alacakları için gelirler ama hediyelik çok
nadirdir
ben dükkanın önünde oturuyordum
rehber söze girdi
-bunlar nargile satın almak istiyor.bir tane yakıp denettirir misin dedi
alanyada o kadar hediyelik var amk. beni mi buldun
ama maddiyattan dolayı yakamam da diyemedim
ne kadar para o kadar mesaj ebruma
-ingilizce biliyorlar mı dedim
ki hepsi bilir ilkokul çağında başlıyorlar öğrenmeye
-biliyorlar dedi rehber
-o zaman ben hallederim sen otur dedim.
bozuldu ama çaktırmadı
turistlere de
-nargileyi yakarım ama almazsanız tütünün parasını alırım dedim
kabul ettiler
üç aşşağı beş yukarı gırgır şamata derken iki tane nargile sattım
nargile salonlarında içtiğiniz kaliteli olanlardan
istediğim fiyatı vermedikleri için
şaka ile karışık ısmarladığım 7 tane elma çayının parasını da istedim
vermediler
o zaman poşet vermem dedim
ellerinde nargilelerle gülerek gittiler
rehber de sonra görüşürüz diyerek gitti **görüşmek istemezdim ama gelecekti mecburen
nargile parasının yüzde onunu bir zarfa koyup kasaya koydum o gelince veririm diye
biz ebruyla çılgınça mesajlaşıp konuşmalara devam ediyorduk
zaman içinde arkadaş çevresi edindi
o arkadaş edindikçe ben ona daha iyi davranmaya
şaka yaparken dozunu onu kırmayacak şekilde ayarlamaya başladım
bu okulda sadece kızlar okumuyordu
erkeklerde okuyordu
ebru da güzel bir kızdı
muhtemelen onu uzaktan uzağa kesecek ondan etkilenecek erkekler olacaktı
ebrunun onlardan etkilenmesini engellemek için
gittiğin yerde erkek var mı diye sürekli baskı yapmak
sürekli kiminlesin
kimlerle arkadaşsın demek beni itici yapacaktı
tek taktik ebruya onun sahibi değilde
sevgilisi olduğumu değişik yollarla hatırlatmaktı
bu yüzden kendimden ödün verdim
ben sormayıp sürekli baskı yapmayınca o zaten kendiliğinden herşeyi anlattı
benim ona verdiğim güven ise
her gece evde olduğumu bilmesi
her dışarı çıkılası hafta sonlarında o beni aramazsa ben onu arayarak evde olduğumu bir şekilde
inandırdım
çoğu zaman sende çık eğlen desede
ben onu merak içinde bırakmamak adına hiç çıkmadım
aklında hiç acaba sorusu kalsın istemiyordum
ondan daha çok ben onu kaybetmekten korkuyordum
önce rehberden başlayayım
parayı almak için geldiğini sandığımda parayı almadı
bazen sana uğrarım yorgunluk kahvesi içerim sen ısmarlarsın dedi
alması konusunda ısrar etmeme rağmen almadı
iki defa geldi
kahve içmek için
ilk seferinde benim hakkımda birkaç soru sorunca
kız arkadaşım olduğunu söyledim
onu çok sevdiğimi okuduğunu anlattım
ikincisinde ki önemli olan bölüm
hiç dışarı çıkmaz mısın dedi sallamak adına ben müslümanım içki içmem öyle ortamları da sevmem dedim
hem dinci hem sevgilisi olan hem aksi hemde kendinden 3 yaş küçük olan birinde daha ne arayabilirdiki
• *bir müddet ortalarda gözükmedi zaten ama sadece bir müddet
ebrunun annesi ve babası iki defa onu ziyarete gittiler
ilkinde beni de davet etmiş olmalarına rağmen maddi yönden utanca düşmemek için gitmedim
lan salak gitseydin özlemedin mi ebru nu diyebilirsiniz ama
gitmedim işte salak konusunda haklı olabilirsiniz
ikincisinde sağdan soldan ufak maddi destekle bende gittim, ebruya
bizi beklediği buluşma noktasında gelinler gibi süslenmiş
heyecandan ne yapacağını bilemez bir haldeydi
arabın arka koltuğundan onu gördüğümde
işte bu kız kalbime bunları yaşatan dedim kendi kendime
ilk karşılaşmada utanç ve heyecandan nasıl
ona koşacağımı bilemediğim için
zaman kaybıyla indim arabadan
karşımda duruyordu
annesi babası için okuyan gurur kaynağı
sağında solundan geçenler için sıradan bir vatandaş
benim için kalbin ritim temposu
ne sağında gelip geçenler durdurabildi onu
ne de annesinin şevkatle sarılma isteği
onun için an itibarı ile bir tek adres vardı gidilecek
kollarım
sıkı bir sarılmanın arkasından yerimi annesine bıraktım
gözü bendeyken onlarla da sarıldı
bana bakarken suratındaki ne kadar özlemişim seni ifadesine
sıcak bir gülümseme ile cevap verdim
annesi alınmış olacak ki
-bazı kişiler bizden daha değerli olmuş sizin için ebru hanım dedi gülerek
-bacaklarım adresi şaşırdı anne özür dilerim dedi
bense konuşacak birşey bulamıyordum salak salak gülüyordum işte
• *nereye gidelim çıkmazına tekrar girdik
ortaya fikirler atıldı
ben yorum yapmadım çünkü ebruyla öpüşemeyebilme ihtimalimiz beni düşündürüyordu
bana uyar dedim her yoruma
tuz gölüne gidip kafamızı tuza sokalım deseler kabul edecek derecede kulağım onlarda değildi
gözlerim çapkın gülüşlerle ebrunun üzerindeydi
zaten başka yerlere baktığım da yeterdi
gözlerim onsuzluğu görmekten isyan etmeye başlamıştı
isyan başlamadan bitince gözlerim ebruya yavşadı
başlık yok! burası bom boş!