-
476.
+8ama eğer ortam beklentisi varsa biraz hayal kırıklığına uğrayabilirdi, zira ben kendi sınıfımda bile düne kadar yalnız bir adamdım..Tümünü Göster
evet, beni kullabilirdi, ben de onu, şimdi böyle söyleyince biraz tuhaf geliyor kulağınıza biliyorum ama üniversitede, özellikle de sınıflar arası arkadaşlıklar genelde böyledir beyler, ister beğenin ister beğenmeyin..ha çok kafanız uyuşan adam olur, onunla dost kanka olursunuz ama, %90 ı menfaat ilişkisi..
bizim menfaaet ilişkimize gelince,
ben onun benden daha fazla çıkar sağlayacağını düşünüyordum (ki rahatsız da değilim bu durumdan, hoş zütümü isteyecek hali yok)..
ama durumun tam tersi olacağını nereden bilebilirdim... * * *
takip eden panpalara iyi geceler, bir-iki gece filan yazamama durumu olabilir, ama haftasonu acısını çıkarırız zaten her türlü ;)
iyi geceler panpalar,
eve henüz geldim diyebilirim, bu gecelik yazamayacağım, cumaya yetiştirmem gereken işler var, eğer hafifletebilirsem yarın akşam yeni partları girerim, hepinize iyi geceler, ilginize teşekkürler *
iyi geceler panpalar, bu akşam gene yazamayacak kadar yorgunum, hafta sonu acısını çıkarırız, hepinize iyi geceler *
takip eden panpalara iyi akşamlar, nihayet free yim.
bu gece 1 gibi başlarız, gittiği kadar yazarım, biralar çerezler hazır olsun ;)
gece görüşmek üzere
poor amk *
iyi geceler panpalar, başlıyorum
http://fizy.com/#s/1ai0c0
sınıfa girince, dozaj olarak geçen yılkinden çok daha az,ama yine de orjin olarak benzer bir heyecan yaşadım, evet, yeni insanlar, yeni bir ortam,
çorba kazanına atılan domatesler, biberler gibi bir sınıfa atılmış ve kaynaşması beklenen yaklaşık 70 kişi..yine o klagib yeni tanışan insan kalabalığı uğultusu..
vay be..ben de yaşamıştım bunları, aslında tam olarak yaşadım denemez, zira daha ilk günden mıhı yemiştim, ama yine de az çok hatırlıyordum o elektriği ve atmosferi... çok hoş..gerçekten çok hoş..
alperle gidip sıralardan birine oturduk, orta sıranın ortaları filan olmalıydı, aslında hiç sevmediğim bir yer, ben duvar kenarı severim,
sınıfta duvar kenarı,
otobüste camın kenarı,
hatunda dudağın kenarı,
ahaha *
neyse..
önümüzde bunun az önce takıldığı kızlardan biri ve yanında bir başka arkadaşı daha var, keza arkamızda da kızlar var, lan zaten sınıfın gene 4 te 3 filan kız..
biz yan yana sıraya oturunca az önce kantinde olduğu kız garipseyerek baktı, bizim ki hemen,
"ceyda ne oldu inanmazsın * (bizi tanıştırma maksatlı hareket yaptı) tsigalko-ceyda (memnun oldum-memnun oldum), tsigalko bizim okuldan bir üst sınıflardandı, demiştim ya bir yerden tanıyorum galiba diye size * aynı okuldan çıktık * "
ceyda böyle şıkır şıkır, belli ki konuşkan, bilmiş tipli, hoş, saçları röfle mi diyorlar balyaj mı diyorlar bir tak varya öyle, dalgalı, uzun. ağzı yüzü yerinde buğday tenli, ama bir ekstrası olmayan bir kız..
"oo ne güzel denk gelmiş, alpere abilik yaparsın artık :p" deyip alper e laf attı.
yanında oturan diğer kızla da tanıştım, o önemli değil gibtir edin. ceydayı aklınızda tutmanızda fayda var.bunların bir önünde de alperin takıldığı diğer hatun var, yanı boş, muhtemelen ben olmasaydım alper oraya oturacaktı, yanından geçerken de "biz arkadayız" gibisinden brifing verdi zaten. aralarında bir şey olabilir.
ben önümüzdekilerle pek ilgilenmedim açıkçası, ceyda benle ilgilenmiş göründü, ben o ve alper üçümüz hoca sınıfa girene kadar bildiğiniz, yeni tanışan insanlar arasında fiks olan beginner konulardan sohbet ettik.
ders boyunca (ki pek ders işlenmedi, ilk haftanın laubaliliği) sınıfı gözlemleme şansı buldum biraz,
oldukça sıcak görünüyor, bir kere bizim sınıftan çok daha iyi denk geldikleri kesin, çocuklar daha samimiler böyle ne bileyim, daha bütünler. biz de daha ilk günden ayrık ve soğuk bir ortam vardı aq..gibtiğimin sınıfı..bana yaptıklarını hala unutmuyorum..
dediğim gibi, ben önümdekilerle pek ilgilenmedim, ama arkamda oturan hatunlardan biri daha sıraya yerleştiğim anda dikkatimi çekmişti..
http://fizy.com/#s/1dl9ps
arkamı dönmek istiyordum ama çok salakça bir hareket olduğunu düşünüp vazgeçtim, zaman zaman alper e bakarken gözümü çapraza kaydırıp görmeye çalıştım ama tam kadraja alamıyordum,
nihayetinde yoklama kağıdı imdadıma yetişti, tam arkamda olan kız sırtıma dokununca döndüm, baktım yoklama kağıdını uzatıyor, benim devam zorunluluğum olmadığı için imza atmak zorunda değilim gerçi, ona ve yanındaki, deminden beri görmeye çalıştığım ve sonunda amacıma ulaştığım esmer güzeline gülümseyerek sözsüz bir selam verdikten sonra kağıdı direkt alpere verdim.
arkamdaki kız sordu, "sen imzalamıyor musun?"
eyvallahh, tamam işte artık buradan gireriz muhabbete, yine hafifçe yan dönüp, ona vererek ama yanındakine bakarak konuştum,
"yok, ben alttan aldığım için, zorunlu değil imza atmam * " klagib gülümsemi takınmış ( şu yapay olduğu kolay kolay farkedilemeyecek türden olan) içimden de "lan ne olur devam ettirin şu muhabbeti" diyorum..o ara içimden bana başka şeyler söyleyen bir ses daha var "lan gerizekalı sen ne ayaksın, senin kız arkadaşın yok mu? ne bu hareketler?" benzeri cümleler kurarak, ama onu pek giblemiyorum.
lan ne var,gibicez sanki.. sadece ilgimi çekti kız, yani belki de sıradan arkadaşlar oluruz, ama onunla bir şekilde tanışmalıyım, kalbim değil, beynim böyle istiyor, anlatabiliyor muyum?
"hıı ikinci sınıf mısın sen?" şeklinde devam etti yine tam arkamdaki, ben gene ona konuşup diğerine bakarak (şaşı gibiyim aq)
"evet ya, geçen sene boş bulundum.. vizem iyiydi ama kaldım işte" dedim buruk bir gülümsemeyle.
bunun ardından nihayet diğer kız da konuşmaya katıldı,
"zor mu ya ilk yıl? çok korkutucu geliyor, bir sürü şeyler anlattılar * "
eh, üniversite öğrencisine anlatılan hurafeleri ben de az çok biliyordum:
"orası liseye benzemez oğlum"
"bir kere ipin ucu kaçarsa toplayamazsın oğlum"
"aman tsigalkocum, artık bundan sonrası daha büyük mesele, kazandım işim bitti deme"
"aman oğlum bak bilmediğin kişilerle takılma böbreğini alırlar" *
kızları, tecrübeli bilir kişi olaraktan rahatlatmam ve yüreklerine su serpmem gerekiyordu,
"aslında o kadar da zor değildi, ama hiç çalışmadan da olmuyor tabi, lisede bir şekilde geçinip gidiyorduk, burada biraz daha özen göstermemiz lazım, özellikle mustafa hoca ve filiz hocanın derslerinde"
bundan sonra muhabbet benzer şekilde devam etti, arada alper ve ceyda da katıldılar, hoca zaten o ara ön sıradakilerle filan lak lak ediyor,
hocadan hocaya değişmekle beraber genelde üniversitede hocaların bir kısmı derse bile gelmez, gelenlerin bir kısmı öğrenciyle lak lak eder, bireysel ya da genel tanışma yapabilirler (bireyse biraz tuhaf evet ama musti ve bedenci geçen sene bize öyle yapmıştı)
ancak çok prensipli hocalar ders işliyor, onlar da proflar ya da kasıntı sahibi olan diğer tipler. ilk iki sene zaten prof girmedi bizim dersimize, 3 ten sonra tanıdık, tanımaz olaydık..amklar..
epey konuştuktan sonra ben,
"şey bu arada isimlerinizi bilmiyorum hala * " diyerek muhabbeti biraz daha kişiselleştirmeye çalıştım..okul, ders, sınav, not..giberim öyle muhabbeti ben.
ayrıca bu bir nevi ayraç sayılar panpalar, eğer bir kız sizinle sadece bunları konuşuyorsa ondan pek ümidiniz olmasın, tabi öncesinde siz de bir iki kere konuyu farklı alanlara açmayı deneyin (gibişten bahsetmiyorum, genel konular yani, ders dışı her şey olabilir, karşınızdakini casual olarak tanıma amaçlı) baktınız oralarda da tıkanıyorsa, gibtir edin, hiç boşuna ümitler filizlendirmeye filan gerek yok..
başlık yok! burası bom boş!