+17
ama dedim ya, içerdeki zorunlu ajanım nilay * bana gereken tüyoları uçurmuştu bile,
tam masadan kalkarken öldürücü soruyu da sordum,
-"nilay..ne diyorsun?"
önce anlamamazlıktan gelmeye çalıştı..ama sonra pis pis gülmeme dayanamayım,
"olabilir.. diyorum ;)" deyip, ebeveyn misali "aah bu gençlerrr" moduyla kafasını salladı.
.
.
arkadaşlar, şunu da söyleyeyim.. kızlar böyle şeyleri bizim tahmin ettiğimizden çok daha fazla ve detaylı konuşuyorlar emin olun.
ben inanıyorum ki o gece nilay, tıpkı mine yi bana döşediği gibi, ona da beni işlemişti, bütün olumlu özelliklerimi ve "gözde bekar"lık modumu da üzerine eklediyse *, bu iş içten içe, pozitif yönde epey ilerlemiş demekti.
şimdi görev sırası yeniden bendeydi, akşama, bu sefer saçmalamadan, güzelce ve doğrudan amaca yönelik bir mesajlaşma gerçekleştirmeliydim.
kafamda bu senaryoları tasarlaya tasarlaya yurda vardım.. gene o ölü toprağından sıyrılır gibi olmayı başarmıştım..