-
26.
+3Atatürk Mac Arthur ile olan bir görüşmesinde şöyle diyordu: – “Versay Antlaşması I. Dünya Savaşı’na sebebiyet vermiş olan nedenlerden hiç birini halledemediği gibi, bilakis dünün başlıca rakiplerinin arasındaki uçurumu büsbütün derinleştirmiştir. Zira galip devletler mağluplara sulh şartlarını zorla kabul ettirirlerken, bu memleketlerin Etnik, Jeopolitik ve iktisadi özelliklerini asla nazarı itibara (dikkate) almamışlar ve sadece intikam hisleri ile hareket etmişlerdir. Böylelikle bu gün içinde yaşadığımız sulh devresi sadece mütarekeden ibaret kalmıştır. Eğer siz Amerikalılar Avrupa işleri ile ilgilenmekten vazgeçmeyerek Wilson’un progrdıbını tatbik etmekte ısrar etseydiniz, bu mütareke devresi uzar ve bir gün devamlı bir sulha müncer olabilirdi, (barışa ulaşılabilirdi) Bence dün olduğu gibi, yarın da Avrupa’nın geleceği Almanya’nın alacağı vaziyete bağlı bulunacaktır. Fevkalade bir dinamizme sahip olan bu 70 milyonluk çalışkan ve disiplinli millet üstelik milli ihtiraslarını kamçılayabilecek siyasi akıma kendisini kaptırdı mı, er geç Versay antlaşmasının tasviyesine gidilecektir.“Tümünü Göster
Atatürk Almanya’nın ingiltere ve Rusya hariç olmak üzere bütün Avrupa Kıtasını işgal edebilecek bir orduyu kısa bir zamanda oluşturabileceğini, savaşın 1940-1946 yılları arasında başlayacağını ve sona ereceğini, Fransa’nın ise kuvvetli bir ordu yaratmak için lazım gelen nitelikleri artık kaybettiğini ve ingiltere’nin Adalarını savunmak için bundan sonra Fransa’ya güvenemeyeceğini önceden bildirmiştir.
O yıllarda Dünya’nın büyük devletleri olarak kabul edilen Amerika, ingiltere ve Fransa’daki yöneticiler I. Dünya Savaşı gibi bir savaşın asla olmayacağını iddia ediyorlardı. Atatürk ise bütün bunların aksine yeni bir dünya savaşının çıkacağını ve bu savaşı da Hitler’in başlatacağını söylüyordu.
– “Savaşı o başlatacak, insanlığın başına bela olacak” diyordu.
1938 yılında hastalığının ilerlediği günlerde bile savaşın yakınlaştığını hissediyordu. Gerçi birçok tedbirler almıştı ama onun tek isteği Türkiye Cumhuriyeti’nin bu savaşın dışında kalmasıydı. Tıpkı ittihat ve Terakki Yöneticileri’ni I. Dünya Savaşı’na girmemeleri konusunda uyarması gibi… Onun bu isteğini vefatından sonra ismet inönü gerçekleştirmiştir.
Açıkça şöyle diyordu: – “Bu harp neticesinde dünyanın vaziyeti ve dengesi baştanbaşa değişecektir. işte bu devre esnasında doğru hareket etmesini bilmeyip en küçük bir hata yapmamız halinde, başımıza I. Dünya Savaşı’ndan sonra mütareke zamanında ne geldiyse, ondan daha ağırlarının geleceğini görüyorum.“
Savaşın çıkış tarihini net bir şekilde söylemiş olduğuna şahit olanların sayısı bir hayli fazladır.
Celal Bayar “Atatürk’ten Hatıralar” kitabında: “Azami üç seneye kadar dünyada bir savaş patlayacağına ve bunun tesirlerinin Türkiye’de yakından duyulacağına ilişkin olarak; Atatürk’e hükümet kanalından hiç bir bilgi verilmemiştir” derken, benim teorimi yani Atatürk’ün geleceği önceden görebildiğini teyid etmektedir.
Atatürk adeta tüm dünyanın geleceğini okuyordu. Örneğin italya için de şu görüşlere yer vermiştir:
– “italya Mussolini idaresi altında şüphesiz büyük bir kalkınmaya ve inkişafa (gelişmeye) mazhar olmuştur. Eğer Mussolini müstakbel (gelecekteki) bir harpte italya’nın zahiri (görünen) heybet ve azametinden harp haricinde kalmak suretiyle yeterince yararlanabilirse, sulh masasında da başlıca rollerden birini oynayabilir. Fakat korkarım ki, italya’nın bu günkü şefi, Sezar rolünü oynamak hevesinden kendisini kurtaramayacaktır... “
________
13 Nisan 1934. Edremit’de Ordu Evinde verilen yemekte italya olayları, Mussolini’nin Kara Gömleklileri konuşulurken Mussolini için Atatürk şunları söylemiştir:
“Mussolini bir maceraperesttir. Milletini bir uçuruma sürüklemektedir. Şunu hatırlatırım ki bir gün gelecek, Mussolini’yi kendi milleti linç edecektir. Bu sözlerimi kehanetime mal etmeyiniz. Bunlar benim kendi görüşlerimdir.”
Yıl 1945. ikinci Dünya Savaşı son bulmuş; italya mağlup ülkeler arasındadır. Mussolini metresiyle birlikte italya’dan isviçre’ye kaçarken sınırda italyan gençleri tarafından yakalanır. Metresiyle birlikte öldürülür. Her ikisi de ayaklarından asılarak, sallandırılır.
____________
Mussolini bizden izmir’i istiyordu. Rodos’a 40 bin asker yığmıştı. italyan sefiri Povli Çankaya’ya geldi.
Atatürk sefire: “Söyle o koca herife; o 40 bin askerle izmir’i alamaz ama ben 4 bin Mehmetçik`le Roma’ya girerim!” diye cevap verdi. Münir Hayri Egeli, Atatürk’ten Bilinmeyen Hatıralar, Ankara 1959, s. 74–75.
başlık yok! burası bom boş!