-
801.
+9Tüm besin maddeleri girişin birkaç metre önündeki raflarda duruyordu. Nöbet tutan askere aşağı inip o besinlerden almamız gerektiğini söyledim. Kafasıyla onayladı ve ayağa kalktı. Ben de bıçağımı ne olur ne olmaz diye kemerime taktım. O önde ben arkada aşağı inmeye başladık. Hava karardığı için önümü görmekte zorlanıyordum ki asker silahının altındaki feneri yaktı. Şans eseri fenerin ışığı çok parlak değildi. Zombiler ışığı görüp burada olduğumuzu anlayabilirler miydi bilmiyordum ama riske atmaya değecek bir şey değildi.
Merdivenlerden indikten sonra çömelerek yürümeye başladık ve girişe yaklaşık 5 metre kala görünmemek için emeklemeye başladık. Belki bizi görebilecek birkaç zombi vardı ancak onları öldürmek için sıkılacak tek bir mermi diğer zombileri de buraya çekebilirdi. Cam kapıdan baktığımda dışarıda yürüyen bedenleri görebiliyordum. Her adım attıklarında ayaklarının altında ezilen minik taşların yer değiştirerek çıkarttıkları çıtırtıları duyabiliyordum.
Sonunda rafa varmıştık. Kapıdan son bir kez bakıp buraya dönük olan bir yüz olmadığını umut ederek çok yavaş bir şekilde ayağa kalktım. Bir kutu karbonhidrat ve bir kutu protein tozu alarak yanımdaki askere verdim. Asker kutuları almak için silahını kemerinden kavrayıp tek bir hamleyle sırtına çevirdi ama fener hala açık olduğu için etrafı görebiliyordum. Ben de yanda duran su kolisinin üzerine bir kutu protein bar koydum sessiz bir şekilde kucağıma aldım.
Aynı şekilde yavaş ve küçük adımlarla ilerleyerek merdivene varmıştık. Asker önde ben arkada merdivenleri çıkmaya başladık. Su kolisini belimden güç alarak taşımak için biraz geri eğilmiştim ve hemen üstünde duran protein çikolatalarını hesaba katmamıştım. -
-
1.
0Rez hala burdayım
-
1.
başlık yok! burası bom boş!