---2

Ailesinin kıbrısa geleceğini an başladı tatlı telaşım ,
hergün dişlerimi fırçalıyor , sabah köründeki hiç gitmediğim derslere gidiyordum ki erken kalkıp onlar gelene kadar dinç tutayım kendimi diye.

Ailesinin beni beğenmesi kabul etmesi benim için çok da önemli değildi aslında,
Ama meleğim ailesine düşkündü,,

Hergün arar konuşurdu anne babasıyla, bir dediklerini iki etmezdi ..

Benimle tanıştığını ve benden hoşlandığını bile söylemiş meleğim ona açıldığım gün..
Anne babası , olmaz , derslerine önem ver bırak aşk meşk işlerini dese de onları bir şekilde ikna edip gönüllerini almış.

Benimle tanışıp onay vermeleri şartıyla kabul etmişti.

Belki küçük birşey bu ama beni ailesini belki de karşısına alacak kadar çok sevmişti meleğim.

Ailesiyle tanıştıktan uzun bir süre sonra sormuştum ;
- Evlendiğimizde kıskanırım ama anne babayı , o zaman da bu kadar sık konuşacak mısınız? demiştim.

Meleğimin gözleri parlamıştı , yanakları kırmızı , mağrur mağrur ;

-Onlar senin de ailen artık ve sana onay verdiklerine göre sen de benim 'bugünüm ve yarınımsın' ,, demişti.

Meleğim , özür dilerim ,
Ben senin yarının olamadım,
Artık hatırlamak istemediğin acı veren geçmişin olarak varım hayatında -
- Belki de yokum artık , hiç yaşamamış , hiç nefes almamış gibi düşündün olanlardan sonra.

Bilmiyorum meleğim ,
bildiğim tek şey sensin , artık sen benim utanç içinde unutmayacağım geçmişim ,,,
Okyanusların dibinde kokusunu hatırlayacağım , hiç aklımdan çıkmayacak meleğimsin.