-1
şu dönercilerde bulunun uzun ince turşular varya acı olan, onların ben anasını gibeyim. bigün bolbol onlardan yemiştim,ne hikmetse ablamın da o gün yürüyüş yapacağı tutmuş, hayır desem de dinletemedim ve sonuçta kadın olmanın da verdiği muhteşem baskılama gücüyle beni dışarı çıkartmayı bişekilde başardı. evden bayağı bi uzaklaştık,ilk bağırsaklarımda inceden bir ağrı hissettim, hissettiğim an başladım içimden yalvarmaya allam nolur olmasın diye, sonuçta 22 senedir bu bağırsaklarla yaşıyorum huyunu suyunu bilirim, ufak taciz ağrısından sonra çok geçmeden taarruz başladı, sanki bağırsaklarımda alien var da içerden kemiriyormuş veya kirpi geziniyormuş gibi, abla dedim dur, kolumdan tutup çekiyo hadi gidelim diyo, dedim çekme zütümü sana dönerim yoksa, bacakları birbirine doladım zütü sıkıyorum çıkmasın diye, soğuk soğuk boncuk boncuk terler akıyor alnımdan, ulan işin kötü tarafı caddedeyiz ve tek adım attığım an merhaba arkadaşlar diyip gülümseyerek dışarı çıkacak meret,yan caddede bi cami var 200 metre kadar, minareyi gördüm dedim yürü oraya gidiyoruz,bu nasıl gülüyo ama, bense sanki ak47 ile karnımdan taranmış gibi acı hissediyorum, neyse tuvaleti gördüm, artık dayanacak gücüm kalmamıştı, zütüm ızdıraplar içindeydi, aşşağı doğru iniliyor tuvalete, inerken mavi kapıyı gördüm, zafer çığlıkları atmama ramak kalmıştı ki ne göreyim ,2 basamak inmiştim ve kapıya dolanmış o kalın anakonda gibi zinciri gördüm. dedim abla kaç burdan sana sıçramasın,90 derece eğildim ve baam güüm tatatatata fiyuuv fiyuuv trararara doodii doodii sesleriyle kapıyı ve merdivenleri taradım, basınçlı atışlarımla zincirden de bigüzel hıncımı çıkarttım.1 hafta kulaklarım çınladı ama olsun.bu da böyle bi anımdır.