-
26.
0ilk olarak bu odanın boşaltılması gerekiyor dedi hocam, nasıl yani dedim niye böyle bir şey gerekiyor, mührü bozmak için birtakım şeyler gerekiyor dedi bunlardan biri de odada sadece ritüelde kullanacağımız şeyler kalmalı ve dikkatimiz dağılmamalı, odadaki her şeyi benim yattığım diğer odaya taşıyın oğlum size zahmet dedi, tamam hocam dedik, ne var ne yoksa hocanın yattığı odaya taşıdık, ayini yapacağımız oda artık bomboştu, tuğbaya seslendi sonra, bunlar olurken hocam bir taraftan elinde bir kağıt yakıyordu, kağıdın külünü avucunda topladı, kızım dedi biraz su kaynat, suyun içine şu elimdeki sana vereceğim külü at, daha sonra ise sana başka bir kağıt vereceğim, kağıdı kaynayan suya atıp kağıdın üzerindeki yazıların suya karışmasını bekle, sonra suyu buraya getir dedi, tuğba hemen hocanın söylediklerini yapmaya başladı mutfak tarafında, sonra hocam bize dönerek çocuklar dedi biriniz köydeki evleri dolaşıp 4 tane ayna bulsun 4 taneyi bulunca derhal geri buraya gelsin fazlasına gerek yokTümünü Göster
(quanttum ?, 17.08.2012 21:16)
diğeriniz ise *** yaksın ve külünü bana getirsin, evin arka kısmında ahırın o tarafta bolca mevcut, ancak *** toplayıp gelin ve kapının önünde yakın, orman tarafında sakın ha hemen *** bulduk diye yakmayın toplayıp gelin evin önünde yakın dedi üzerine basa basa vurguladı bunu, bir müddet düşünerek durakladı, son olarak dedi, bunu biraz zorlanarak söylüyordu yüz ifadesinden anlaşılıyordu, ayna toplamaya giden kişi evlerin kapısını çalınca açan olmazsa, şu kelimeyi söylesin bir taraftan dedi, kelime ‘ene racül’ idi, o zaman kapıyı açarlar dedi, atakan ile birbirimize baktık, tamam hocam diyip dışarı çıktık, kapının önünde atakan’a baktım, ben dedim aynaları toplayayım sen ***ları yakım işini yap, tamam manasında kafa salladı, sonra o orman tarafına yani ahırın olduğu bölgeye doğru gitti ben köydeki evlerden aynaları toplamak için ayın verdiği loş ışıkta toprak yolda ilerlemeye başladım bir taraftan sövüyordum aydınlatmak için direk dikmişler elektrik yok direklerde ve lambalar kırık aydınlatmıyor yolu diye
(quanttum ?, 17.08.2012 21:24)
köyde zaten az ev olduğunu biliyordum da niye bu kadar birbirine aralıklı yapmışlardı evleri diye düşünerek yürümeye devam ettim, dikkatimi çeken başka bir husus ise köyde neredeyse kimseyi görmemiştim bir insan niye böyle bir yerde yaşardı ki diye düşündüm bir an, ilk ev hocanın evine bayağı uzaktı, hocanın evi orman tarafındaydı diğer evler ormana zıt tarafta kalıyordu, toprak yolda ilerlerken ilk evi gördüm, yanında ahır olan tek katlı eski püskü bir evdi, ahırın kapısı yoktu içerisi dışarıdan daha karanlıktı ahıra baktım birkaç saniye hemen gözlerimi ev tarafına çevirdim bu kez gözüm direk kapıdaydı, hızla ilerlerken aniden zincir ve havlama sesiyle irkildim, sol tarafta köpek bağlıydı, 2 adım daha atsam bacağımı kapacaktı, biraz daha sağ tarafa geçtim köpeğin zinciri yetişmiyordu o tarafa, köpeğin gözlerine baktım, havlaması kesildi, parlıyordu gözleri ve büyük bir hırsla dişlerini sıkıyordu ama hiç havlamıyordu o andan sonra, sadece bana bakıyordu, bir müddet ona baktım, bu manzaradan rahatsızlık ve korku duyup hemen çaldım kapıyı, içeriden hiç ışık gelmiyordu bunun haricinde en ufak bir ses dahi yoktu, daha sesli çaldım bu sefer kapıyı, sağ tarafta kalan pencerenin perdesi bir an için kalktı bir kafa bana baktı sanki ama anlıktı bu olay, bunu görünce pencere tarafına gittim pencereye vurdum, hoca yolladı beni diyordum lütfen açın kapıyı, sadece benim sesim yankılanıyordu ayın loş ışığında, ne evden ne dışardan ne köpekten en ufak bir ses gelmiyordu ve azıcık bir kıpırtı dahi yoktu, pencereyi kıracaktım art arda vuruyordum cama, lütfen açın kapıyı diyordum bir taraftan, sonra hocamın söylediği şey aklıma geldi 'ene racül' dedim art arda bu sefer bağırarak, kapının kilit sesini duydum hemen o tarafa gittim, bir erkek çocuğuydu bu 'ene racül' dedi kafa salladım evet manasında, içeri çağırdı şöyle bir süzdüm içerisi de karanlıktı tamam deyip içeri girdim
(quanttum ?, 17.08.2012 21:38 ~ 21:41)
çocuk önde ben arkada ilerliyorduk, evin en ucunda sağ tarafa döndü çocuk ben de onu takip edip girdim odaya, bir tane mum vardı ortada yanında oturan yaşlı 2 tane kadın vardı, hiç pencere yoktu ilk dikkatimi çeken bu olmuştu, duvarlara baktım hiçbir tablo ve benzeri şey gözükmüyordu, çocuk kadınlara dönüp beni işaret etti ve 'ene racül' dedi, bunu söyleyince kadınlar direk yüzüme ve ayaklarıma baktılar, gayet yumuşak bir ses tonuyla birisi otur oğlum buyur dedi, oturdum, beni hoca yolladı eğer sizde varsa ayna istiyorum dedim, hayır mı şer mi oğlum dedi kadın, diğeri hiç konuşmuyor sadece yaşlı gözlerle beni süzüyordu, şer dedim, kadının suratı düştü, evimizin içinde olmaz bizim ayna oğlum dedi, zamanında bütün aynaları ahıra kaldırmıştık orada olacaktı onları alabilirsin dedi, yanındaki küçük çocuğa arapça birşeyler söyledi kafasıyla beni işaret etti sanırım yardımcı ol diyordu, çocuk kendisini takip etmemi istedi ayağa kalktım, tam odadan çıkacakken hiç konuşmayan kadın birden bana seslendi ve, yanındaki dedi bizim evimize giremez ancak kapıda seni bekliyor, neden seninle dedi, dilim tutuldu sanki, kim dedim yanımdaki, kapıda seni bekleyen dedi, köpeğe bakıyor şu anda, ben yalnızım dedim, emin misin dedi, hiçbirşey diyemedim direk kapıya yöneldim çıktım odadan, bu yaşlı kadın niye öyle demişti bana kimdi yanımdaki bu gibi sorular beynimde yer etmişti birden, aklıma içerdeki kadınların ayakları üzerine oturdukları geldi birden, dikkat etmemiştim ayaklarına, geri dönüp baksamıydım acaba, bu düşünceleri beynimden kovup çocuğu takip ederken gözlerim ayakarına kaydı, normaldi ayakları, bir an rahatladım kapıyı açtı çocuk, dışarı çıkmıyordu, gel dedim ver aynaları, kendin al girişte sağ tarafta duvara dayalı aynalar, ahır orası dedi kapattı kapıyı yüzüme, köpeğe baktım sanki karşısında biri var gibi dört ayak üstünde dikilmiş dişlerini sıkarak bakıyordu, beni görmüyordu bile sanki, hiç bakmadım köpeğin baktığı tarafa doğru, ağır ağır ahıra doğru ilerledim hiç girmek istemiyordum oraya, baktım içerisi zifiri karanlık hemen hızlıca girip sağ taraftan aynaları alıp çıkacaktım
(quanttum ?, 17.08.2012 22:06)
gözlerimi kapattım açtım, karşıma baktım direk girdim sağ tarafa zaten küçük bir ahırdı, elimi uzattım ne var ne yok kucakladım çıktım hemen, terin içinde kalmıştım ama o 1 dakikada, yere indirdim elimdekileri evet aynalardı bunlar, 5 tane ayna vardı, rahatlamıstım aynaları alıp çıkınca, birden köpek zincirini koparacak derecede tedirgin oldu havlıyordu bana değil ama karşı tarafına bakıp havlıyordu, hemen arkasından kapı açıldı çocuk beni çağırdı gel çabuk dedi, sonra köpeğin baktığı yere baktı ve sustu, o oraya bakınca ben de direk kafamı kaldırıp refleks olarak oraya çevirdim, ve görünüyordu, loş ışıkta oradaydı, köpeğin karşısındaydı, yüzü yere eğik biçimde duruyordu, kendi sıfatındaydı kimse gibi değil direk o idi, ne annem babam ne arkadaşlarım kılığında değil, saf doğal benliğiyle köpeğin karşısında duruyordu, kadının bahsettiği benimle gelen bumuydu, evden çıkmayan çocuk nedense bana doğru koştu, kolumdan tuttu, bakma diyordu, onun olduğu tarafı eliyle kapatıp beni çekiyordu hadi diyordu, çekti kolumdan eve doğru, bakma diyordu, bunu belki yüzlerce kez tekrar etti, birden irkildim koştum çocukla eve doğru aynalar arkada kalmıştı, köpek havlıyordu aşırı tedirgindi, eve girdik kapıyı kapadık, çocuk bana baktı özellikle alnıma doğru bakıyordu
(quanttum ?, 17.08.2012 22:20)
iyisin dedi, kimdi o niye burada diyordum sorular soruyordum çocuğa, çocuk hiç cevap vermiyordu bir taraftan onu takip ediyordum, kadınların olduğu odaya girdik, ancak onlar yoktu, 2 adet saç teli vardı upuzun kadınların oturduğu yerde, çocuğa baktım direk, korkma dedi otur, kimsin sen dedim, otur anlatacağım dedi, hala oturmuyordum sonra selam verdi bana arapça, seldıbını aldım, kötü biri selam veremez değil mi dedi, çok olgun konuşuyordu küçük bir çocuktu ama konuşması hareketleri yaşlı bir adam gibiydi sanki, oturdum, gözlerini kapatır mısın dedi, niye dedim, zahar ve tilmun'u yani onları çağıracağım lakin sen bu anı görürsen aklını yitirirsin senin iyiliğin için dedi sadece kapat aç bir anlığına dedi, zahar ve tilmun onların adıdır tam isimleri ??? ??? - ??? ??? - ??? ??? - ??? ??? - ??? ??? kapattım açtım gözlerimi, kadınlar oturuyordu tekrar o saç tellerinin olduğu yerde ve bana bakıyorlardı, odadan çıkarken benimle konuşan kadın gördün mü dedi, kafa salladım evet manasında, birden kapı çaldı, çocuk sessiz ol dedi bana, ses duyuldu hocamın bana söylediği kelimeyi söyleyen bir sesti bu, çocuk kapıya yöneldi, biraz sonra içeri geldi yanında atakan ve tuğba vardı, seni merak ettik dediler, direk ayaklarına baktım normaldi
(quanttum ?, 17.08.2012 22:42 ~ 22:45)
başlık yok! burası bom boş!