+2
okuyan belirtisi yok ama atalım yine de
part 3
sabah erkenden kalktım duşa girecektim ama su çok az akıyordu, gibeyim chicagosunu diyip giyindim. işyeri eve pek uzak sayılmazdı ama bilmiyordum ki chicago'yu amk. neyse çıktım evden etrafa baka baka işyerini bulmaya çalıştım, yoldan birisine sordum öyle buldum. işyerine gittim, ben daha gelmeden etraf falan temizlenmişti. yetkiliyi buldum ve konuştuk. olayın işleyişinden bahsetti, temizlik malzemelerini gösterdi. kıyafetleri falan da giydim. yapmam gereken milletin yediklerini masadan temizlemekti, kapanışta da genel bir temizlik yapmaktı. kimseyle konuşmayıp işimi yapıyordum, çok yorucuydu iş beyler hayvan evladı gibi yiyodu binler. akşam üstüne kadar çalıştım, müdür parayı günlük mü nasıl istersin dedi. harçlığım vardı, sonra alabilirim dedim. çünkü elimde tutamazdım parayı, daha önce work and travella giden arkadaşlarım parayı travel kısmına geldiğinde al diyorlardı işin. arada şöyle iki haftalık bir boş süreç vardı çalışmadan sonra. o zamana kadar harçlıkla idare edip sonra çalıştığım parayı alıp yiyecektim. akşamüstü çıktım işten kapıda sigaramı yaktım tam giderken kasadaki kızlardan bir tanesi gelecek misin bir şeyler içeceğiz diğerleriyle dedi, yok ben kaçayım falan dedim. kız biraz ısrar etti, tam tamam diyeceğim sırada kasadaki diğer eleman boşver türk işte ne beklersin, onlar içki içmez tarzı bir şey söyledi kıza. derin bir nefes aldım, ilk günden chicago'da burun kırıp işsiz kalmak istemiyordum. diğerleriyle gülüşerek ilerlemeye başladılar. beni davet eden kasiyer kız kaldı. sen aldırma onlara dedi, sonra görüşürüz diyip o da gitti. ben de eve doğru yol aldım, tam basketbol sahasının oradan geçerken gerald koşarak, nefes nefese yanıma geldi.