-
1.
+3 -1Ben istanbul’da doğdum, yaşım 25 şuan. Hayatımın en önemli yılları Ankara’da, o gri beyaz şehirde geçti. Kullanacağım isimler sahte, kusura bakmazsınız umarım. Bana Burak diyelim. Bir çocukluk arkadaşım vardı, ona da Kaan diyelim. Bir tane mi arkadaşın vardı lan asosyal bin demeyin,ya da diyin amk, gerçekten tek dostum oydu. Ben her zaman içime kapanık biri oldum, insanlarla ne konuşacağımı, ne diyeceğimi bilemem. Kimseyle çabuk samimi olamam. Çocukluktan beri böyleydi bu. Ama Kaan beni anlıyordu. Bir bakışımdan ne düşündüğümü anlardı . Az dayak yemedik beraber, cebimizde kalan 5 lirayı az bölüşmedik. ilk biramı, sigaramı onunla içtim, derdimi hep ilk ona anlattım. Kardeş gibiydik lan. Öz kardeş gibi.
Benim hiçbir zaman babamla aram iyi olmadı. Çocukken annemi dövdüğünü hatırlıyorum, her zaman üzerine sinmiş olan içki kokusunu da. Leş gibi içerdi herif, ağzıyla içmeyi beceremezdi. Ben büyüdükçe eve de uğramamaya başladı, annem için de benim için de çok sorun değildi aslında. Bize bulaşmasın da ne tak yerse yesin dışarıdaki kadınlarla. Metresi ve onun oğluyla yaşıyor şuan zaten, doğduğum evde. Annem terzide çalışırdı, temizlik yapardı, yine de bana bakardı. Büyüyünce ben de onun eline bakmadım zaten. Bunları da hakkımdaki arkaplan oluşsun diye anlattım. Beyler, baba dediğiniz şey kimine lütuf kimine bela gerçekten. Eğer ailesiyle ilgilenen, işinde gücünde bir babanız varsa değerini bilin. Çünkü başınızda örnek olacak bir baba olmayınca kişiliğiniz şekillenmiyor. Çaresiz, küçük çocuk gibi oluyorsunuz hayat boyu.
başlık yok! burası bom boş!