Eğer yalanım varsa zütüm, karşımda gördüğüm kişi, hayallerimi süsleyen kadın Kaya'nın annesiydi, o beni tanımamıştı, çünkü çok değişmiştim, ama aksine kendisi neredeyse hiç değişmemiş, hala çok ciksiydi, kapıda donakaldığımı fark etmiş olacak ki; Ne oldu, bir sorun yok inşallah içeriye geçsene dedi. Ka-ka-kaya deyince, ben olduğumu anlamış olacak ki, donakaldı O da, hiç bir şey demeden duruyorduk öylece şok olmuş vaziyette, gören duyan olmasın diye girdim içeriye hızlıca..

Sen dedim, beni hatırlıyor musun? Bu nasıl olur? Evet hatırladım u mirin, çok değişsende her konuda, simandan tanıyabildim kaya deyince dedi. Sesi titriyordu, lütfen bu aramızda kalsın, yalvarıyorum kimselerin kulağına gitmesin, çok üzgünüm deyip duruyordu. Bu benim ergenliğimin nirvanası olan kadındı, bu fırsat ayağımdaydı ve ben onu red mi edecektim, yaptığım herşeyin bir telafisi olabilirdi, ama bunun olamazdı, affet beni Kaya.. O üzgün olduğunu belirten cümleler kurarken, bir anda ayağa kalktım ve belinden tutarak kendime çekip , o güzel dudaklarından öpmeye başladım teni bebek gibiydi, hala 40 a merdiven dayasa da, deliler gibi öpüşmeye başlamıştık bile, o da beni istiyordu bundan eminim, kendime yediremesem de kontrol edilemezdim. Bacaklarını belime dolar vaziyette pozisyona girdik ve onu yatak odasına zütürdüm, bu benim belki de hayatımdaki en anlamlı ciksim olacaktı, tadını çıkartmalıydım. Üstündeki elbiseyi çıkardığım gibi güneş görmemiş, değer bilinmemiş vajinası ile karşı karşıyaydım.. Ah hayallerimi süsleyen kadın ah..