+3
-2
Evet sevgili dostlar;
Şimdi gelelim hayatımın en güzel gününe… Günlerden Salıydı. Selda’yla atışmamızın üzerinden 4 gün geçmişti. O sabah yine her zamanki gibi okula gibi okula gidiyormuş gibi yapıp evden çıktım. Akşamüstü yapacaklarımı planlamak için bir halk kahvesine gittim.
Kahvehaneleri bilirsiniz. Genelde işsiz güçsüz takımının sabahtan akşama kadar oturup, boş muhabbetler yaptığı gibimsonik mekanlardır. Normalde böyle gibimsonik mekanlara gitmem ama Selda’yı nasıl gibeceğimi planlamak için böyle gibimsonik bir mekana gittim işte.. Hava çok sıcaktı ve tahmin edersiniz ki mekanda klima yoktu. Bu yüzden herkes dükkanın önündeki masalarda oturuyordu. Ama ben planımı rahat rahat kurabilmek için içeriyi tercih ettim.. Tezgahtaki adamdan kola istedim ve dükkanın en köşesine oturdum. Arka cebimden not defterimi çıkartıp akşam yapacaklarımı en ince ayrıntısına kadar yazmaya başladım.