-
1.
+2Ön sözü paylaşmadan önce Dîvânü Lugati't-Türk eserinin ne olduğunu söyleyeyim.
Dîvânü Lugati't-Türk 11. yy'da Kaşgarlı mahmud tarafından yazılan arapça-türkçe sözlüktür. Şu anda bildiğimiz Osmanlı imparatorluğu'nun kurucusu olan Osman Gazi'nin soyu ve diğer Türk boyları hakkındaki bilgilerin de kaynağı olan eserdir.
Şimdi eserin çevirisini yapan Besim Atalay'ın esere eklediği önsözün bir kısmına bakalım...
"(orhun ile yenisey anıtlarının yazıldığı dönemde) türk dili kendi yapısı içerisinde kendi kökünden aldığı hızla yürümekte iken hintten gelen uysal ve uslu buda dini türk kültürü ve türk dili için bir korku doğurmıya başlamıştı.
(... )
bu fırtınadan sonra batıdan daha sert ve daha yıkıcı yeni bir fırtına gelmiştir. arap fırtınası.
bu kasırga pek ezici ve öldürücü oldu. islam tarihçilerinin de anlattıklarına göre 'türklerin tapıncakları yıkıldı. bilginleri öldürüldü. kitapları yakıldı' (... ) böylelikle türk kültürüne ve türk diline korkunç bir yumruk indirilmiş oldu. herkes arap gibi konuşmıya, arap gibi düşünmiye zorlanıyordu. artık türk dili karışıyordu, bozuluyordu.
(... )
bundan sonra uzun zaman türkçe işi unutuldu. her okuyan arap gibi okumıya, fars gibi söylemiye çalıştı. osman oğulları bu işe hiç el sürmediler, bunlar türkü unuttukları gibi türkçeyi de unuttular."
Özet : önsöz bizim dilimizde neden şimdi arapça-farsça kelimelerin olduğunu ve arapların ne kadar huur çocuğu olduğunu anlatıyor.
başlık yok! burası bom boş!