Sabahtan akşama kadar londra'nın sokaklarında meşin (bkz:
top) koşturdum. Bi de can dostum var sebastian.. Küçüklüğüm hep onna geçti. Az sapanla cam indirip dayak yemedik.hep okulu kırardık seboya. yapmadığımız haytalık kalmazdı. En son seboyla birlikte öğretmenimiz Mrs. Anderson tuvalete girdiğinde onu dikizleyip 31 çektiğimiz için atıldık. Valideme ise o dönemin popüler yalanlarından
dahiymişim' yalanını sıkıp sıyrıldım. Zaten genelde maria için giderdim. O okula.. Turunç saçlım benim.. Maria'ya küçüklükten aşıktım. Bizim evin karşısında bunlar oturuyodu hep eteğini kaldırıp kaçardım pek haz etmez benden yani. Çok güzel kızdı.. Turunç saçları adeta beni benden alırdı. Saman altından çok su yürüttük öyle böyle büyüdük fişek gibi delikanlıyız şimdi.. gevur ellerdeydik amma buraya pek bi alışmıştım.. Her karışında bi işimiz vardı.. Buradaki Günlerim ya maria'nın peşinde ya da seboyla haytalık peşinde hiç olup gidiyodu. Validem pek bi kızardı böyle boş dolanmama.
Bi dönem ihtiyar jack'in tükkanda kasiyerlik yaptım. Ama masanın altından gelen müşterilere bakıp 31 çektiğimi görünce kalp krizi geçirip gaz lambasını devirdi. Tükkanıyla birlikte yandı alagavat. Ne var yani iki asıldıksa ? Ne demeye geberirsin be adam.. Valideke baktı ki benden adam olmaz. Saldı sıyırdı beni.