-
26.
0Sabitelerin değişime uğraması demek fizik yasaları da değişecektir anldıbına gelmez, attığın linkteki deneyde elektromanyetik kuvvetin gücünün değişmesinden bahsediyor fakat bu her yılda 2 × 10^-17 kadardır. Eğer evrenin başlangıcına kadar gidersek bu sabite hala az bir değişime uğramış olacaktır ve hala elektron ve proton arasında elektromanyetik bir kuvvet var olacaktır.Tümünü Göster
Ayrıca yazıdaki bilimsellik deney ile ilgilidir, keşfin başlangıcı olduğunu söylemesi kişinin şahsi görüşüdür zira bizim bahsettiğimiz ayarlarda bir değişiklik saptanmamıştır:
http://arxiv.org/pdf/astro-ph/0511774v3.pdf
Ayrıca bilimin kendisinde de zaten dogmatiklik vardır, zira bilime göre yasalar genellenebilirdir fakat buna dair kanıt ortaya koyamaz, bu da bilimin dogmatik kabulleri olduğunu gösterir. Yani bilim bu önkabullerle gelişir ve bu önkabuller de bilimin bahsettiğin temel ilkelere saldırıya teşebbüs olması gerektiği halde değildir. Anlamayla ilgili ciddi sorunların var gerek kendi attığın gerek benim attığım kaynaklarda... Daha fazla mantık hatalarına tahammül etmeyeceğim. Tekrarladığın zırvaları da dinlemekten sıkıldım. Sana zırvalarınla mutluluklar istediğin kadar zırvalayabilirsin istediğin kadar ad hominem yap.Bana soru sorduğunu söyledin soru nerede?Straw men yaptığımı söyledin straw men nerede? Matematiksel zekan varsa dediğimde aşşağıladığımı sandın. Oysa insanlarda sözel ya da matematiksel zeka vardır. Matematiksel zekası olmayan ya da sözel zekası olmayan kişinin aptal olduğu anlamın gelmez bu. O kişinin zeka seviyesini de belirlemez sadece zeka türünü belirler.
Okulda kurallar var. Ben kurallara uymuyorum ve okulda sigara içiyorum diye kurallar yok mu oluyor. Hayır hala kurallar var. Yukarıda cevapladım zaten hiç bir yerden kaçmadım. Kozmik kaosu her zaman entropi arttırır. Einstein konusunda ve benzeri bilim adamları konusunda sözler yazar ve kaynak da atardım hiç önemli değil. Ama ben senin gibi bir bilen safsatasına düşmek istemedim. Ali zeki biri demek Ali her konuda haklıdır demek değil.Kendi attığın kaynaktan bihabersin. Orada evrim ağacındakilerin ekleme yapması gibi kişi kendi şahsi görüşünü de yazıya eklemiş ve sen de oradaki deney kadar nesnel olarak görmüşsün bunu. Bunu deneyciler değil yazıyı yazan kişi söylüyor ama deneycilerle aynı seviye görmüşsün. O sabitin değişmesi yukarıda yazdığım gibi her sene aynı oranda oluyor. Yani sabit bir ilerlemeyle değişkenlik gösteriyor.Neyse bunları zaten yukarıda yazdım.Başka bir yerde argümanlar yanlışlanamaz olsaydı din felsefecilerinin %95'inin Müslüman olması gerekirdi demiştin. Bunun ne alakası var anlamadım. Argümanlar Tanrı'yı kanıtlama konusunda. Bu argümanları Müslümanlar,Hristiyanlar ve deistler oluşturuyor. Argümanlar islam'ın doğruluğunu kanıtlar deseydim bu dediğin geçerli olabilirdi. Ve yine straw men. Algı manyağı konusuna gelince işim algı manyaklığı değil.Ben burada düşüncemi iyi savunamazsam bu düşüncemin yanlış olduğunu değil benim savunduğum düşünceyi iyi savunamadığımı gösterir. Yani burada haklı çıksam da çıkmasam da savunduğum düşünce çürümez.Bunu argümanlara benzetebiliriz. Örneğin Tanrı'nın varlığına dair argümanlar(teolojik arügmanlar) çürüse -ki muhtemelen hiç çürümeyecekler- bu Tanrı yoktur demek olmaz. Bu tamamen imana kalmış rasyonel bir temele oturtulamayacak derecede bir düşüncedir demek olur. Bu da son mesajımdı. iyi boş konuşmalar sana.
başlık yok! burası bom boş!