Hiç vakit kaybetmeden Müge'yi üstümden kaldırıp, dörtayak domalmasını sağladım. Arkasına geçip iki elimle zütünün yanaklarını ayırdığımda, etrafı uzun kıllarla kaplı züt deliği de kara bir çukur gibi açılmıştı. Yarağımın başını tükürükle ıslatıp, züt deliğine dayadım. Hafifçe yüklenmemle birlikte zütüne girmem çok kolay olmuştu. Yarağım zütüne girerken, "Ohhhh!" diye inleyen Müge, dibini bulduğumda, sadece bir kez, "Ahhhh!" dedi. Fakat pompalamaya başladığımda, yine Oh'lamaya devam etti. Doğrusu bugün Müge'nin zütünü gibeceğime hiç olasılık vermemiştim. Hele bu kadar kolay olacağı aklımın ucundan geçmezdi.

iki elimle zütünün yanaklarını ayırmıştım, yarağım zütüne girip çıkarken, deliğin etrafındaki kılların da yarağımla birlikte bir içeri bir dışarı çıkışını izliyordum. Çok ilginç bir manzaraydı. zütünün yanaklarını bıraktım ve iki elimle belinden tutup, kendime çekerek hızlı hızlı pompalamaya başladım zütüne. 10-15 dakika pompaladıktan sonra yoruldum. Yarağım zütüne çok rahat girip çıktığından olsa gerek bende henüz boşalma hissi yoktu.