Üstünden yana devrildim ve sırtüstü yatıp, "Sen üste geç aşkım!" dedim. Müge üstüme çıktığında, "Biraz geriye gel!" deyip, dıbının tam yüzüme gelmesini sağladım. Şimdi o da yarağımla göz göze gelmişti. "Hadi sen de yarağımı yala!" deyip, dıbını yalamaya başladım. Müge aynı taşaklarıma yaptığı gibi, yarağımın başını sadece ürkekçe öpüyordu. Yarağıma elini bile dokundurmadığını farkettiğimde, bugün Müge'den fazla birşey beklememem gerektiğini anladım. Yine de hiç erkek arkadaşı olmamış bir kız için bu kadarı bile çok büyük bir gelişmeydi. En kötü ihtimalle Müge'yi yalayarak orgazm edecektim, sonra ben de 31 çekip göğüslerine boşalırım diye düşündüm.

Klitorisini yalarken, dıbının deliğine bir parmağımı hafifçe soktuğumda, Müge hemen elini arkaya atıp elimi yakaladı ve amından çektirdi. Kızlığına zarar vereceğimi düşünmüş olmalıydı. Fakat hemen ardından beni çok şaşırtan bir hareket yaptı, elimi tutup zütüne zütürdü ve işaret parmağımın ucunu züt deliğine soktu. Oysa ben ürkütmeyim diye zütüyle hiç ilgilenmemiştim. Ama anlaşılan zütünü parmaklamamı istiyordu. Mesajı almıştım. zütünü parmaklamaya başladığımda Müge'nin inlemeleri de artmıştı. Çok ilginçti, Müge amından ziyade zütünden daha çok zevk alıyordu. Müge'nin kendi kendine zütünü hep parmakladığını ve hatta zütüne bazı cisimler soktuğunu tahmin ediyordum. Ki zütü alışıktı, iki parmağım bile çok rahat girip çıkıyordu zütüne. Bu da zütünü gibebileceğim fikrini verdi bana.