-1
Araf(7)/179. Andolsun biz, cinler ve insanlardan, kalpleri olup da bunlarla anlamayan, gözleri olup da bunlarla görmeyen, kulakları olup da bunlarla işitmeyen birçoklarını cehennem için var ettik…
Hac(22)/46. Yeryüzünde gezip dolaşmadılar mı ki, düşünecek kalpleri, işitecek kulakları olsun?…
Bilimsel olarak düşünme ve anlama organı kalp değil; beyindir. Fakat Orta Çağ’da kalbin bir görevinin de düşünme olduğu sanılırdı. Bu ayetlerde de diğer organlarla beraber ele alınan kalbin, mecazen (duygusallık yönünden) değil direkt organ olarak ele alındığı görülüyor. Zaten ayetlerde duygusallık da işlenmemiştir.
Beyler cidden bunları açıklayabilecek var mı ? HAHAHAHAHA