Kusura bakmayın beyler bugün işlerim vardı zaman bulamadım sabaha kadar devam ederiz bugün.
Ağacın ordaki sandığın başında sandığa bakıyordum sandık bayağı eskiydi belli cinleri oraya getirdikleri. Anahtarı sandığa yakınlaştırdıkça kulağımı tırmalayan çığlıklar geliyordu ve sağımda solumda gölgeler koşuyordu min ş*** dedim ve dualar etmeye başladım. Soldan uzun çarşaflı geldi ve karşıma dikildi bana bakıyor bir an tereddüt ettim sandığı açmaya. Sürekli kahkalı çığlıklar geliyordu orman delirmiş gibiydi sanki sesler uğultular çığlıklar. En sonunda bi anlık güç ve cesaretle sandığa anahtarı taktım çevrilmiyordu dua okudukça çevriliyordu. Anahtarı çevirmem çok güç bir şekilde oldu. Anahtarı çevirmiştim birden kapağı açtım ve ortalığı sarı bir duman sardı ama çok yoğundu duman sağımdaki solumdaki ağaçları göremiyordum. Duman yükseldikçe kahkalar geliyordu ve bir ağlama sesi duydum onların arasında. Ağaçta bir çarşaflı bana bakıyor ve ağlıyordu. Yüzü çok korkunçtu ve bana ibranice kaç burdan dedi. Başladım koşmaya aşağı doğru. Önüme bir dere çıktı dereden karşıya geçtim ve koşmaya devam ediyordum birden bir duman sol ayağımdan beni tutarak yere düşürdü. ibranice "Şimdi cezanı çekeceksin" dedi ve beni belimden sarıp uçuruyordu. Okadar hızlıydık ki zaman diye kavram yoktu sanki. Beni bir kulübeye attı. Kulübede 4 zenci çıplak birden yannaklarını çıkartıp aşağı yukarı yaptılar gerçekten kalın damarlı ve 53 cm di. Sabaha kadar gibtiler. Şuan afrikadayım beni köleleri yaptılar tarladan yazıyorum.