+13
-2
Selamın Aleyküm beyler
Hani ağlatan hikayeler vardır ya, işte benimde böyle bir hikayem var. Hem de öylesine yaşanmış ki derinden, ben bu yaşadıklarım yüzünden yıllardır ağlıyorum.
Ben küçük bir şehir de yaşadım. Sevmeyi, sevilmeyi, dostluğu, kardeşliği hepsini bu küçücük şehrimizin küçük ve sevimli mahallesinde öğrendim.
Şehir küçük olunca haliyle mahalle etkileşimi daha çok oluyor, arkadaşınız fazla oluyor. Aileniz geniş oluyor. Ama bu arkadaşlar arasında sonuna kadar güvendiğin, her şeyini bilen, her şeyini paylaştığın, sırrını, ekmeğini, paranı, sigaranı. Deli gibi kavga edip 10 dakka sonra barıştığın, dert ortağım diyebileceğiniz can dostunuz az olur. Ya da zor bulunur bu devirde.
işte dostlar ben buldum böyle birini. Vardı benim böyle bir dostum. O küçücük şehrimizin, o küçük mahallesinde, koca yürekli kardeşimle hayatımın en güzel günlerini yaşadım.
Biz son tek kalan sigaramızı paylaşırdık, cebimizdeki para senin benim değildi, kimde ne kadar varsa ikimizindi, yeri geldi son lokma ekmeğimizi paylaştık. Ben yada sen değil, BiZ’dik. Her şeyimi ona emanet ederdim. Sigara hariç, hiç bir şeye ihanet etmezdi. Başıma bir iş geldiğinde arayacağım ilk numara, çalacağım ilk kapı onundu. Okulu asar, internet cafeye giderdik. Birlikte çok eğlenirdik. Onda olan herşeyi alırdım, ben verene kadar hiç istemezdi bile. Arada onun eşofmanını falan çalardım, ertesi gün giyip yanına giderdim. “Benden daha çok yakışmış sana.” Derdi.
Beyler + layın 2 3 kişi gelsin devam edicem.