Kalbe ziyaret
-"Musti senin ki yüksek lisans yapıyor haberin olsun?"
...
-"Musti senin ki yüksek lisans yapıyor haberin olsun?"
...
-"Musti senin ki yüksek lisans yapıyor haberin olsun?"
Kulaklarımda yankılanıyordu bu sözler!
Tayfaya yalan söyledim;eve geçiyorum diye.
Ama yalnız kalmaya ihtiyacım vardı.
Aşk herkesin en zayıf noktasıdır derlerdi ama inanmazdım, halbuki ki gerçek buydu.
Gecenin karanlık ve soğunda boğazın ücra köşelerinden bir yerine adım atmıştım.
Gecenin ilerleyen saatlerinden dolayı kimse yoktu olan kişilerde benim gibi
ya derdinin çaresizliğinden ya da derdine çarearamaktan buradaydı.
Canlandı anılar gözümde;
Kampüs girişine ilk girdiği gün;güzel gözleri, dudakları ve ay gibi muazzam yüzüyle
sorduğu soru.
Vize zamanlarında benden tatlı sesiyle notlarımı rica etmesi.
Arkadaş ortamında halimi hatırımı sorması;aklımdaydı.
ismi gibi güzeldi;Melis.
Hep uzaktan izledim onu;soru sorduğunda utancımdan verdiğim kısa cevaplar
geldi aklıma biraz tebessüm ettim.
Kalbimi en çok o yaktı her anlamda;
Onu amaçsız ve sevmeyen birisiyle el ele gördüğümde!
Onu sevdiğimi anlayınca benden uzak durduğunda,
Ona doğum gününde hediye aldığımda;aldığım hediyeyi çöpte gördüğümde.
Bir yandan gibtir et diyordum bir yandan da gönül el vermiyordu.
Hiç bir zaman da sevmeyecekti beni belkide ama en azından yanımda olsun istiyorum.
gibik bir istanbul gecesiydi işte;dertlerin çok olduğu dermanın ise az olduğu bu şehirde
gibik bir geceydi. Dert gecesiydi, ağlama gecesiydi, acı çekme gecesiydi.