bi bakiim belki sipleyen olur diye tekrarını yayınlıyorum.
hakkınızı helal etmeseniz de olur, bi tarafınıza sokarsınız diyerek başlamak isterim.

çok eski yıllardan biri.
o zamanlar bıyıklarım yeni terliyor.
taşralıyım ama kendime olabildiğince dikkat ediyorum.
genç olunca hep hareketliyiz tabi. mecburen atletik bir vücut.
kocaman eşek gözlerim ve upuzun kirpiklerimle ortalığı kavuruyorum. (mal'ın önde gideni olduğum için bu durumdan haberim yok.)
sıradan bir ege kasabası, okul evimize 1.5 km kadar uzaklıkta.
otobüs 2 saatte bir ya gelir, ya gelmez.
her zamanki gibi okul çıkışında arkadaşlarla geyik muhabbet derken otobüsü kaçırmışım. yenisi gelir mi acaba lan? diye beklemekteyken.
"aman allahım bu ney." göklerden bir melek inmiş ve tam ters istikamette oturmuş otobüs bekliyor. hemi de yamacımda.
her ne kadar öküz olsamda insanları rahatsız etmekten çekinir bir yapım olduğundan mütevellit. gözucuyla bakıyorum.
bir süre sonra tamamen daldım ve istemsizce ona bakıyorum.
kalktı ve yanıma geldi. "aha sıçtık, öyle hayvan gibi bakarsan şimdi kimbilir neler söyleyecek sana." dedim içimden.
yaklaştıkça ben kızardım. ben kızardıkça o yaklaştı. sonunda yanıma geldi.
-merhaba, son on dakikadan beri bana bakıyorsunuz farkında mısınız?
dedi diksiyon'un dibine vurmuş ve muhteşem'in ötesine geçmiş sesiyle.
+çok afedersin, rahatsız ettiysem özür dilerim.
-hayır bilakis hoşlandım (dedi ya la bunu.) ilk defa birisi bu kadar güzel bakıyor bana.
+yani gak, guk, kem, küm.
-sıkılmanıza gerek yok, buna alışkınım ama beni çok etkilediniz.
+aurhasdfvö sdfvfh adcva (muhtemelen böyle sesler çıkardım.)
-ihihihi (gülüşünü yirim ben onun.)
+ben nasıl söylesem öylece takılıp kaldım, yani bilmiyorum.
-arkadaş olabiliriz bence, hem daha rahat konuşabiliriz belki o zaman.
+oluruh tabihide, ehem siz de isterseniz neden olmasın?
neyse bu melekle arkadaş olduk ve hatta aşıkları oynuyoruz.
meğer çok zenginlermiş ve tatile gelmişler. o yaşta 3 yabancı dil biliyor.
tak gibi paraları var. benim eşşek gözlerim ne taka yarar amk.
akşamları sahilde sarılıp biralar içtik, bakıştık, öpüştük.
arabasıyla beni eve filan bırakmalar, restoran hesaplarını ödemeler, aşk sözleri, sensiz olmazlar gırla gitti. sonra gibtiri çekti.
mal gibin ortada kaldım kaldım.
dış görünüşe bakmayacan abi. ama çok güzeldi lan.