1. 1.
    0
    "henüz 15 yaşındaydım. çocuk denecek kadar genç sayılırdım." kısımlarını provokatör yobazlar sonradan eklemiş. o yazının aslı böyle:

    "açılan büyük bir kapının ardından içeriye girdim. heyecandan kalbim deli gibi çarpıyordu. mermerle döşenmiş yoldan geçerek bahçe içindeki eve doğru yöneldim. çok büyük bir zeytin ağacı evin girişini gölgeliyordu. üst kata çıktım. atatürk, arkası dönük, el işlemesi geniş gürgen bir koltuğa oturmuş, yanındaki masa üzerinde duran nargilesini içiyordu..

    kırmızı renkli kadife koltuğa -yanına- oturmamı istedi. büyülenmişcesine atatürk‘ün emrini yerine getirdim. nargilesinin markocunu bana doğru uzatıp içmemi söyledi. dumanı içime çektim. diğer elinde tuttuğu rakı dolu zümrüt kakmalı altın kadehi -emrivaki bir tavırla- ellerime tutuşturdu.. kadehteki rakıyı yudumlayarak içtim.. heyecandan titriyordum.!!

    atatürk ile beraberliğimin bundan sonrasını ilk defa açıklıyorum.!! dans eden dansözlerin odadan çıkmalarını söyledikten sonra ikimiz başbaşa kalmıştık. rakının verdiği sarhoşlukla kendimi rüyada hissediyor, hipnotize olmuş gibiydim. atatürk şeytani bir çekicilikle yanıma sokulup, benimle deliler gibi sevişmeye başladı. milyonlarca türk kadınının hayalini süsleyen o büyük insana, atatürk‘e bekaretimi verdim.!!

    mustafa kemal atatürk, tanrı‘nın insanlığa ender gönderdiği bir kurtarıcı, bir politika ustası, korkusuz bir savaşçı ve yarı insan, yarı bir tanrı‘ydı.!!"
    ···
   tümünü göster