Tıklım tıklım dolu metroda kapı girişinde kendime yer bulup trenin hareket etmesini beklediğim esnada yanıma genç bir kız gelip duruyor ve tren hareket ediyor. Tren hareket ettikten bir süre sonra, bir adam kızın yanına gelerek elini kızın omzuna atıyor ve saçlarıyla oynamaya başlıyor. ilk önce kızın erkek arkadaşıdır diye düşündüğüm için önemsemiyorum. Bir zaman sonra kız rahatsız olduğunu belirtir bir hareketle adamdan kurtularak öbür tarafa geçiyor ama adam tekrar kızın yanına gidiyor ve kulağına bir şeyler söylemeye başlıyor. Kızın hareketlerine dikkat edip Hanımefendi, siz bu adamı tanıyor musunuz? Erkek arkadaşınız mı? diye soruyorum. Kızcağız öyle korkmuş olacak ki sesini bile çıkarmadan sadece başını sallayarak yok diyor. Kafasını kaldırıp kıpkırmızı suratıyla sarhoş olduğunu belli eden adamın Sana ne lan? diye bana kafa atmaya çalışması ve benim ani bir hamleyle kendimi geri çekip tek yumrukla adamı yere devirip burnunu kırmam ve Edepsizlik yapamazsın. Kimsenin namusuna el uzatamazsın. diyerek sarhoş adamı trenden dışarıya atmamla geçen birkaç dakikalık zaman diliminde; ahlaki değerlerimize hala sahip çıkmaya çalışmam, birkaç kişi dışında kimsenin müdahale etmeyip seyretmesi düşündürücü, genç kızın bir teşekkür bile etmeden çekip gitmesi üzücü, sarhoş adamın ayakta bile duramayacak derecedeki zavallı halini görmem ise içimi sonradan yakması...